Sivil toplum örgütlerinin sayısı ve etkinliği demokrasinin önemli ölçütlerindendir. Örgütsüz toplum ”sürü” olarak değerlendirilir; ancak, ”örgütlü sürü” olmak da mümkün..
Bir grup arkadaş, İsveç’te, geçen yıl, katıldığımız sol bir partinin 1 Mayıs törenini üzülerek terk etmek zorunda kaldık. Artık neredeyse sağcı partilerle aynı politikaları izleyen Sosyal Demokrat Parti’ye zaten yakınlık duymamıştık. Sosyal demokratlardan sonra en büyük sol parti olan İsveç Sol Parti’sini de oldukça ”sulandırılmış” buluyorduk. Eğilimimiz daha sol partilerden yanaydı. Arkadaşlarla, bu yıl, daha radikal sol bir partinin 1 Mayıs törenlerine katılmayı kararlaştırmıştık. Erkenden tören alanına gittik. Konuşmaların yapılacağı, yürüyüşün başlayacağı saat geldi, ortalarda kimse yoktu. Sadece Malmö’de on binlerce üyeye sahip görünen partinin 1 Mayıs törenlerine kimse gelmemişti. Ortalarda üç beş titrek ihtiyar ve çocuk arabalarıyla gelmiş genç annelerden başka kimse yoktu. 50- 100 kişilik bir grupla yürümek bize acı verdiği için oradan sessizce uzaklaştık..
”Derya içre olup da deryayı bilmeyen balıklar” gibidir İsveç insanı. Dünyanın en örgütlü toplumudur belki, ama gücünün ayırdında değildir. 9 milyonu aşan nüfusa sahip ülkede, çevre, çocuk, kadın, gençlik, engelliler, kültür, sanat, spor ve turizm alanından çalışma yürüten onbinlerce dernek var. Beş kişi bir araya gelerek bir dernek kurabiliyor. Her İsveçli, 5 ayrı derneğe üye olabiliyor. Sivil toplum örgütlerinin üye sayılarının toplamı milyonları buluyor. Dernekler, üye sayılarına göre her yıl devletten ekonomik yardım alıyorlar. Hiçbir iş kolunda sendikasız işçi yoktur. İsveç’te bir sendikaya veya derneğe üye olmayan kişi hemen hemen yok gibidir. Polis sendikasının, silahlı kuvvetler sendikasının yetkilileri zaman zaman ekonomik ve politik konularda laf yuvarlamasını çok iyi bilir. Ancak, ne amaçla olursa olsun, 5- 10 bin kişiyi sokağa çıkarmanız mümkün değildir.
Bireyselleştirilmiş, edilgenleştirilmiş toplum, ”Yönetenler en iyisini bilir, en doğrusunu yapar” anlayışındadır. Bir kaç bin kişilik bir miting, İsveç için çok büyük bir gösteridir. O yüzden, İsveçli yaşlı arkadaşımın, Türkiye’deki 29 Ekim yürüyüşünü televizyondan izlerken gözlerini faltaşı gibi açarak bana”Ne o, Türkiye’de devrim mi oluyor?” diye sorması boşuna değildi.
İsveç’te toplum örgütlü olmasına karşın, sivil toplum örgütleri fazla bir etkinliğe sahip değildir. Uzmanlara göre, bunun nedeni, toplumda artık her şeyin göz önünde olmasıdır. Hükumetlerin aldığı kararlar ve uygulamaları medya tarafından ayrıntılı olarak ele alınıp eleştirilebiliyor, yerel ve merkezi yönetimler denetlenip sorgulanabiliyor. Sivil toplum örgütü işlevini artık medya yerine getiriyor. İnsanlar, seslerini sivil toplum kuruluşları olmadan da duyurabiliyor. Toplanıp gösteri yapmaya ise artık gerek yok, çünkü, ”devlet en iyisini biliyor, en doğrusunu yapıyor”
Artık, dünyanın her yerindeki kargaşalığın ve kürsel yönlendirmenin arkasında AB ve Soros fonları var…Anadolu’daki, ”Gavurun ekmeğini yiyen gavurun kılıcını çalar.” sözündeki gibi, İsveç’te ve Avrupa’da, devlet ve AB fonlarıyla beslenen bazı sivil toplum örgütleri, toplumsal sorumluluklarını terk ederek küresel politikaların aracı haliyle geliyor.
Skagos Türk Kültür Derneği tarafından yapılan bir araştırmaya gore, şu anda İsveç’te 100 bin dolayında Türk yaşıyor. İsvçe’e Türkler 1960’lı yılların ortalarından itibaren Konya’nın Kulu ilçesinden gelmeye başladı. Onları, K.Maraş, Adıyaman ve Malatya’nın çeşitli bölgelerinden gelen ve İsveç’tek sayıları 3 bini bulan Tavkirarlılar izledi. Türkler, İsveç’e 70’lı yıllarda daha yoğun olarak geldiler.
80’li yıllarda gelenlerin önemli bölümünü siyasi sığınmacılar oluşturdu. Süreç, daha sonraki yıllarda aile birleşimi yoluyla devam etti. İsveç’te yeterli eğitim ve çalışma olanaklarına sahip olamayan Türkler, tıpkı Almanyadakiler gibi, varlıklarını ”en alttakiler” olarak sürdürürken bir çok dramatik sorunla karşılaştılar. İsveç’te, 1990 – 1992 yıllarında yaşanan büyük ekonomik krizin faturasını göçmenler ödedi. Türkler, sorunlarına çare bulmak için örgütlenmeye başladı. İsveç’te, halen Türkler tarafından kurulmuş 50 dernek ve 10 federasyon bulunuyor.
- Hêlîn Burkay’ın ardından.. - 05/05/2017
- Herkes gider Mersin’e… - 20/01/2017
- Anamla anayasa tartışması - 05/01/2017
- Sığınmacıya öğütler… - 27/12/2016
- Hüsnü Mahalli ve bir kurt masalı… - 19/12/2016
- Çocuk yaşta evlilik türkülerimizi de zehirledi - 24/11/2016
- Nail Güreli’nin ardından… - 01/11/2016
- SABAHIN BİR SAHİBİ VAR! - 24/10/2016
- İbrahim’ın Destanı… - 18/10/2016
- Bir gelen var… - 20/09/2016
- Gazetecilikte, ’Nereeeden, nereye!’ - 12/09/2016
- ‘Video’ gelin… - 29/08/2016
- ÖMRÜM, ÖMRÜM! - 22/08/2016
- TAŞLAR YERİNE OTURURKEN… - 18/08/2016
- İsveç’te neler oluyor! - 11/05/2016
- Safa ile git Otyam Baba - 16/08/2015
- Şampanya ile kutlanan boşanmalar - 06/04/2015
- Avrupa’nın üzerindeki IŞİD hayaleti - 27/03/2015
- KUZEYDEN SAVAŞ ESİNTİLERİ.. - 25/10/2014
- AH İSVEÇ’İN ŞU SARHOŞ GEYİKLERİ! - 05/10/2014
- Oyları azalan Başbakan parti liderliğini bıraktı - 24/09/2014
- Kaynak işçiliğinden Başbakanlığa uzun, ince yol… - 08/09/2014
- ’Bu ateş, gün gelir sizi de yakar!’ - 25/08/2014
- Bir gurbetçinin tatil hikayesi… - 21/07/2014
- İsveç’te ulusalcılık ve yabancı düşmanlığı - 09/06/2014
- Gurbette yaşlanmak… - 30/05/2014
- Osmanlı tabloları Katar’a nasıl uçuruldu.. - 01/05/2014
- İsveç’te seçim havası - 07/04/2014
- Ev kuşunun öyküsü - 02/03/2014
- İSVEÇ’TE BAŞBAKAN VE BAKAN İSTİFALARI… - 29/01/2014
- Tavkirarlılar köklerini arıyor.. - 13/12/2013
- Gurbetin çocukları - 26/11/2013
- Tuncel Kurtiz’in İsveç serüveni… - 08/10/2013
- İsveç’te bit pazarlarına nur yağıyor.. - 26/09/2013
- Sisi’ci misin, Mursi’ci misin? - 10/09/2013
- İnternetten boşanma devri.. - 21/08/2013
- ‘Dümende” Peter Curman - 19/07/2013
- Taksim direnişinden Stortorget’e - 19/06/2013
- TEZGAH ALTINDAN İÇKİ SATIŞI - 06/06/2013
- Derenin derinliğini avanağa ölçtürürler - 06/05/2013
- Bu bizim hikayemiz - 24/04/2013
- Herkesi balık hafızalı sanıyorlar - 03/04/2013
- Bi Acem destanı - 24/03/2013
- Dağları bekleyen korku - 10/03/2013
- Sivil toplum örgütleri ne işe yarar? - 25/02/2013
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.