Demokrasi Krizi ve Otokrasiler adlı bu kitap, Demokrasinin kullanılarak daha otoriter rejimlere doğru bir gidişatını ve demokrasilerde yaşanan krizleri ele alıyor.

Demokratiets krise og de nye autokratier-Demokrasi krizi ve yeni otokrasiler (siyasi tarih ve toplum bilimi). Derleyenler Peter Seeberg ve Mikkel Thorup. Aarhus Universitetsforlag Yayınevi. 367 sayfa. 299,95 kr. Yayın tarihi: 15 Eylül 2020.
Demokrasi; yani alt, üst, orta sınıf, kadın, erkek farkı gözetilmeden halkın, vatandaşın çoğunluğunun katılmış olduğu yönetim biçimi son yüz yıl içinde büyük ilerlemeler gösterdi. Bu yönetim biçimi ”modern demokrasi” olarak tanımlandı.
Bugün hala ortaçağdan kalma monarşik ve tek bir başkanın, liderin yönetimindeki sistem bazı ülkelerde devam ediyor olsa da, son yüz yıl içinde halkın çoğunluğuna dayalı yönetim biçimi önemli gelişmeler gösterdi ve bu yönetim şekli dünyada, bir kaç ülke dışında uygulanmakta.
Ancak son 20 – 30 yıl içinde demokrasinin uygulanmakta olduğu ülkelerde yeni yeni değişimler, eğilimler ortaya çıktı. Daha doğru bir deyişle demokrasi kullanılarak daha otoriter rejimlere doğru bir gidiş gözlendi.
İşte Demokrasi Krizi ve Otokrasiler adlı bu kitapta konuyla ilgili 15 yazar bu son gelişmelerle ilgili bilimsel belgelerle donatılmış açıklamalarda, irdelemelerde bulunuyorlar. Bu irdelemeler içinde Türkiye’deki gelişmeler de yer alıyor. (sayfa 251 – 272).
Daha kitabın başında ”ön söz” yazısında, Peter Seeberg ve Mikkel Thorup, bugün ”demokrasinin yıpranmış ve yorgun” olduğu konusunda genel bir görüşbirliği olduğunu vurguluyorlar.
Bu kitaptaki bölümlerde, 15 ayrı yazarın demokrasinin içinde bulunduğu krizi, farklı ülkelere göre farklı gelişmeleri, şekillenmeleri irdelemeleri ele alınıyor. Özellikle İngiltere’nin “Brexit” kısa adıyla tanımlanan Avrupa Birliği’nden ayrılma sürecindeki (henüz bu ayrılma resmen geçekleşmedi) başta Almanya, İtalya, Polonya ve Macaristan olmak üzere bir dizi Avrupa Birliği ülkesinde “milliyetçi sağ” akımların güç kazandığı, Amerika Birleşik Devletleri’nde, Rusya ve bu arada Türkiye’de popülist otoriter yönetim eğilimlerinin gözlendiği vurgulanıyor. Ve bu örneklerin sadece Avrupa ve Orta Doğu ülkeleriyle sınırlı olmayıp, dünyanın diğer kıtalarında da örnekleri olduğunun altı çiziliyor.
Antoloji şeklindeki bu kitapta her yazar aynı konuyu, kendi ilgi alanları çerçevesinde farklı bölgelerdeki, kıtalardaki ülkeler ve özellikleri açısından ele alarak değerlendiriyorlar. Bu aslında okuyucuya ilgi alanına bağlı olarak okuyacağı bölümü seçme olanağı da sağlıyor.
Kitap belli bir ideolojik, belirli bir siyasi noktadan hareket edip belirli bir idelojıyi, siyaseti savunmuyor. Ancak bu kitabı derleyen iki yazar yine de bu kitaba katkıda bulunan yazarların genelde “liberal temsilci demokrasiyi” ideal sistem olarak gören yazarlar olduklarını, bu yazarların, ki hepsi kendi alanlarında uzman bilimciler, analizlerini, değerlendirmelerini kendi ideal bakışları açılarının etkisi altında yapmış olmalarının kaçınılmaz bir olgu olduğunu vurguluyorlar. Ancak yine de kitabın amacı rejimleri eleştirmek ya da övmek değil. Denilebilir ki genelde soğuk savaş döneminden sonra demokrasi konusunda gelişen eğilimlerin analizlerini yapan bir kitap.
Siyasi analizciler otokratik rejimin belirtilerini dört ana noktada topluyorlar (sayfa 9-10-11): 1- demokrasi kurallarını reddetmek, 2- siyasi rakplerin varlık nedenini reddetmek, 3- Şiddeti kabul etmek ya da şiddeti teşvik etmek, 4-Rakiplerinin sivil özgürlüklerini sınırlamaya hazır olmak.
Sayfa 254’te Türkiye ve Mısır’a özgü derin devlet kavramı kısa ve öz olarak anlatılıyor. Bu olgu 251 – 279 sayfalarda Türkiye ile ilgili bölümde daha ayrıntılı olarak açıklanıyor. Çok ilginç.
Genel olarak 251 – 279 sayfalardaki bölümde Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki Arap ülkeleriyle Türkiye ve İran’daki demokrasi – otokrasi gelişmeleri inceleniyor. Bu bölümün Türkiye ilgili kısmında kısa olarak AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ın otokrasiye geçiş gelişmeleri, Kemalist, AKP ve Gülen hareketleri olarak tanımlanan 3 rakip derin devlet olgusu, bu olguların otokratik bir rejime geçişteki rolleri özetleniyor. Ayrıca, son aylarda COVID-19 pandemisinin de siyasette kullanılğı da bir iki cümle ile de olsa analizlere ekleniyor.
Demokrasi ve otokrasi konularında bilgilendirici bir kitap.
NOT: Bu kitapta yer almayan ancak geçenlerde Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan Türkiye’de yapılmış olan bir araştırmadan çıkan sonuç da çok ilginç:
ADAMOR, Türkiye Endeksi Eylül 2020 Gündem Araştırması raporunun sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre, vatandaşların yarısından fazlası son 10 yılda Türkiye’de demokrasinin, eşitliğin, insan haklarının, hukukun, toplumsal ahlakın, liyakatin ve refah seviyesinin gerilediğini, yolsuzluğun arttığını düşünüyor.
- Danimarka’da yeni kuş gribi vakası: 4 bin hindi itlaf edildi - 06/03/2021
- Danimarka’dan aşı arayışı - 05/03/2021
- Danimarka kademeli olarak normalleşiyor - 24/02/2021
- Dünya Sağlık Örgütü: Covid-19 salgını 2022’nin başlarında sona erer - 23/02/2021
- NASA’nın robotu Mars’a indi - 18/02/2021
- Norveç’te korona aşısıyla bağlantılı 23 ölüm - 16/01/2021
- Danimarka korona aşılarının teslimatının yavaşlatılmasından şikayetçi - 16/01/2021
- Danimarka’da korona kısıtlamaları 7 Şubat’a kadar uzatıldı - 13/01/2021
- Uğur Şahin ve Özlem Türeci’den ikinci tarihi başarı - 13/01/2021
- Norveç’te heyelan 11 kişi kayıp - 31/12/2020
- Danimarka’da Korona kısıtlamaları 17 Ocak’a kadar uzatıldı - 30/12/2020
- Sağlık çalışanları virüsün hedef tahtasında - 27/12/2020
- Danimarka’da ilk korona aşısı vuruldu - 27/12/2020
- Danimarka’dan Türkiye’ye gidecekler test yaptırmak zorunda - 26/12/2020
- Koronavirüs aşısı Danimarka’ya ulaştı - 26/12/2020
- Türkiye Danimarka’dan uçuşların askıya alındığını açıkladı - 23/12/2020
- Danimarka’da koronavirüs nedeniyle itlaf edilen ve gömülen vizonlar yakılacak - 23/12/2020
- Akdeniz ve Ege lezzetleri Smyrna ile Kopenhag’da - 22/12/2020
- İsveç Kralı, ülkesindeki korona stratejisini ‘başarısız’ buldu - 17/12/2020
- Danimarka’da Noel öncesi hayat büyük ölçüde sınırlandırıldı - 16/12/2020
- Danimarka’dan Rus vatandaşına casusluk suçlaması - 10/12/2020
- Zengin ülkeler aşı stokçuluğuna başladı - 10/12/2020
- Danimarka Başbakanı’ndan 70 yıl sonra gelen tarihi özür - 09/12/2020
- Danimarka’da yılda 15 defa ürün alınacak 14 katlı ‘tarla’ - 08/12/2020
- 2022 Dünya Kupası Eleme Grupları belli oldu - 08/12/2020
- Danimarka’da yeni kısıtlamalar getirildi - 07/12/2020
- Hayvan öldürülmeden üretilen kültür eti, dünyadaki ilk onayı Singapur’dan aldı - 02/12/2020
- Oksijen terapisi alan denekler biyolojik olarak 25 yıl gençleşti - 02/12/2020
- İsveç’te oğlunu 28 yıl eve kapatan anne gözaltına alındı - 01/12/2020
- Türkiye’de yeni korona kısıtlamaları bu akşam başlıyor - 01/12/2020
- ‘Zombi vizon’lar ve gübreleri Danimarka’da endişe yaratıyor - 01/12/2020
- Danimarka’da korona aşısı için geri sayım başladı - 27/11/2020
- Danimarka Başbakanı Frederiksen gözyaşlarına tutamadı - 27/11/2020
- Murat Alpar’a ziyaret - 23/11/2020
- Avustralya askerlerinin Afganistan’da 39 sivili kasten öldürdüğü ortaya çıktı, hükümet özür diledi - 22/11/2020
- Danimarka’da vizonların itlaf edilmesine traktörlü protesto - 22/11/2020
- Yurt dışında yaşayıp Türkiye’de parası olanlar dikkat! - 22/11/2020
- Danimarka hakkında bilinmeyenler… - 21/11/2020
- Fransa ve Danimarka’da kuş gribi alarmı: Binlerce kümes hayvanı itlaf edildi - 19/11/2020
- Vizon itlafı Danimarka Gıda Bakanı’nı istifa ettirdi - 18/11/2020
- Danimarkalı araştırmacılar: Maskenin faydası çok sınırlı - 18/11/2020
- Harvard açıkladı: Vitaminlerin etkisi yok - 11/11/2020
- Danimarka’da vizonların öldürülmesine tepkiler büyüyor - 10/11/2020
- Eski Çağdan Bugüne Avrupa Tarihi - 10/11/2020
- Kasım ayını ‘bilim’e ayırın - 08/11/2020
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.