
Bizim siyasetçilerimiz, parti liderlerimiz, bırakın halkın karşısına birlikte çıkmayı veya medyada bir tartışma paneline katılmayı, parlamento çatısı altında bile birbirlerine tahammül edemezlerken, Danimarkalı siyasetçiler, parti liderleri halkın karşısına birlikte çıkabilmek için her şeyi deniyorlar. Siyaseti ve siyasetçileri sevdirmek, halkın gözünden düşürmemek için büyük emekler sarfediyorlar. Kültür ve sanat festivallerine, şenliklere, spora siyaset bulaştırmak yerine siyasetin kendi festivalini yapıyorlar.
15-17 Haziran tarihleri arasında Danimarka’nın tatil cenneti olarak da Bornholm adasında siyaset festivali düzenlendi. Düzenleyiciler, her ne kadar bu etkinliğe festival değil de ”Halk Toplantıları” adını koysalar da, bunun basbaya bir festival, bir şenlik olduğu ifade ediliyor. Sahnede müzisyenlerin yerini siyasetçiler almış. Şarkılar yerine konuşmalar yapılıyor.
Danimarka parlamentosunda temsil edilen tüm siyasi partilerin liderleri, 200 kadar genel, yerel ve Avrupa Parlamentosu üyesi politikacı bu festivalde bir araya geliyor. Sürekli resmi koyu takım elbiseli kıyafetlerle görmeye alıştığımız politikacılar burada yazlık kıyafetlerle çadırlarda yapılan siyasi tartışmalarda halkın karşısına çıkıyorlar. Üç gün boyunca 700’ün üzerindeki siyasi etkinlikte siyasetçiler, Allinge kasabasında kurulan kürsüden halka sesleniyor ve halka Danimarka’nın nasıl yönetildiğinden, uluslararası politikalara, demokrasinin nasıl işlediğine kadar tüm siyaset sanatını gösteriyorlar.
Katılımcı demokrasinin göstergesi açısından bakıldığında, kasabada kurulan çadırlardaki kürsülerde konuşma yapan politikacılar, kendilerine yöneltilen sorulara tane tane yanıt veriyorlar. Bir kürsüde Başbakan ekonomik krize rağmen ülkenin iyiye doğru gittiğini, başka bir kürsüde Dışişleri Bakanı Villy Sövndall Danimarka’nın izlediği dış politikayı anlatmaya çalışıyor. Bir diğer kürsüde de bir muhalefet partisinin lideri hükümete veryansın ediyor. Ama siyasi partiler arasında futbol turnuvası düzenlemesi ihmal edilmiyor, kürsüde birbirlerini eleştiren siyasetçiler, akşam yemeklerinde aynı masada oturup, kadeh kaldırıyorlar.
Bu yıl ikincisi gerçekleşen “Halk Toplantıları”na katılmak için 30 bine yakın Danimarkalının akın ettiği ve ada halkı ile tatilcilerin de bu toplantılara büyük ilgi gösterdiğini öğrendik.
Düzenleyiciler, bu yılki etkinliğin geçen yıla göre çok başarılı geçmesinden oldukça memnun görünüyorlar ve artık Halk Toplantıları’nın ya da Siyaset Festivali’nin Danimarka’da gelenek haline geleceğini ve kalıcı olacağını belirtiyorlar.
Gönül isterdi ki, bizim politikacılarımız da birbirleriyle didişmek, küfürleşmek, yatak odalarıyla uğraşmak yerine, böyle toplantılarda bir araya gelsinler, halka siyaseti ve siyasetçiyi sevdirmenin yollarını arasınlar.
- Emeklerin boşa gitmedi, rahat uyu Sadi… - 16/08/2020
- Heykelleri yıkarak tarihi silebilir miyiz? - 16/06/2020
- Danimarka’da normalleşme sürecine girildi - 20/04/2020
- Korona günlerinde aşk… - 19/03/2020
- Nazi işgali altındaki Danimarka’daki basının gözüyle modern Türkiye - 27/09/2016
- Güle güle usta - 18/09/2016
- Sosyal Demokratlar erimeye mahkum - 28/04/2014
- Ne şiş yansın, ne kebap - 29/03/2014
- Bu ülkede yok yok… - 02/03/2014
- Yalanın İcadı… - 29/01/2014
- İçinden Meriç geçen bir yaşam öyküsü - 12/12/2013
- 100 aday, 38 üye… - 26/11/2013
- Bir arpa boyu yol gidilmiş… - 19/10/2013
- Besle kargayı, oysun gözünü! - 28/08/2013
- Oturun oturduğunuz yerde - 24/06/2013
- Avrupalı Türk mü… Hadi ordan! - 23/05/2013
- Dünyanın en güçlü kadınları…! - 24/04/2013
- İfade özgürlüğü tehdit altında mı? - 25/02/2013
- Yalanlara inanmaya devam… - 23/01/2013
- Çocuk olamadan anne olan çocuklar… - 18/10/2012
- Kardeş kanı dökmenin açıklaması ne olabilir ki? - 25/09/2012
- Aynı tas aynı hamam - 24/08/2012
- Siyaseti sevdirmenin yolları… - 18/06/2012
- Alanya: Bir dünya kenti - 06/06/2012
- Pizzacısın sen, pizzacı kal… - 22/05/2012
- 23 Nisan’ın ardından… - 25/04/2012
- Avrupa can çekişiyor - 22/03/2012
- Ateş düştüğü yeri yakıyor - 22/02/2012
- Bu nasıl hükümet! - 25/01/2012
- Göçmenler kimin için önemli? - 15/12/2011
- Biz büyük resme bakalım - 20/11/2011
- Tünelin sonu karanlık - 21/10/2011
- Kaybederken kazanmak… - 27/09/2011
- Türk çocuklarının vize çilesi - 24/08/2011
- Türkler Avrupalı değil… - 20/06/2011
- Arap baharı mı, Avrupa’nın kara kışı mı? - 18/05/2011
- İskandinav modelinin sonu geldi - 27/04/2011
- Bu insanlara kim sahip çıkacak? - 23/03/2011
- Modern köle pazarı - 20/02/2011
- Ölen öldüğüyle kalmasın artık! - 18/01/2011
- Hipnotize olmuş teröristler? - 20/12/2010
- Aşırı sağcılar kimin tetikçisi… - 24/11/2010
- Danimarka’nın varoşları: ‘Gettolar’ - 28/10/2010
- PKU’lu çocuklarımız Danimarka’dan seslendi: ‘Sesimizi duyun’ - 22/10/2010
- Tencere dibin kara… - 21/09/2010
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.