18 Kasım’da yapılacak yerel seçimlerde 87 Türkiye kökenli aday farklı partilerden belediye ve bölge meclislerine girmek için yarışıyor. Bu kez sadece sol partiler değil, merkez sağda da Türkiye kökenli adayların sayısı dikkat çekiyor.

HABER.dk
KOPENHAG – Danimarka, 18 Kasım’da yerel seçimler için sandık başına gidiyor. Ülke genelinde yaklaşık 4,5 milyon seçmen, 98 belediye ve 5 bölge yönetiminde görev alacak temsilcileri seçecek. Seçimlere bu yıl, her zamanki gibi Türkiye kökenli adaylar da güçlü bir katılım gösteriyor.
Edinilen bilgilere göre, aralarında eski milletvekili Hüseyin Araç ve milletvekili Yıldız Akdoğan’ın da bulunduğu 87 Türkiye kökenli aday, farklı partilerden belediye ve bölge meclislerine girmek için mücadele edecek.
Türkiye kökenli adayların çoğu her zamanki gibi sol partilerde yer alıyor. En çok aday çıkaran parti 34 isimle Sosyal Demokrat Parti olurken, onu 15 adayla Enhedslisten (Kızıllar ve Yeşiller İttifakı) izliyor. Sosyalist Halk Partisi ve Radikale Venstre (Liberal Sol Parti) de Türkiye kökenli adayların yoğunlaştığı diğer partiler arasında.
Ancak bu yılın bir diğer dikkat çekici yönü, merkez sağ partilerdeki Türkiye kökenli aday sayısının artması. Özellikle Liberal Parti (Venstre) ve Muhafazakar Halk Partisi listelerinde Türkiye kökenli yeni isimlere rastlanıyor.
Danimarka’da Türkiye kökenli adayların sayısı geçmiş seçimlerde de yüksekti. Örneğin, 2021 seçimlerinde yaklaşık 100 aday yarışmış, bunlardan 56’sı belediye meclislerine girmeyi başarmıştı. 2017’de ise 41 aday seçilmişti. Yani aday sayısı sabit kalırken, seçilen temsilci sayısında artış dikkat çekiyor.
Son yerel seçimlerde iktidardaki Sosyal Demokratlar beklenen performansı gösterememiş; buna karşılık Muhafazakar Halk Partisi ve Liberal Parti (Venstre) oylarını artırmıştı. En ağır yenilgiyi ise yabancı karşıtı Danimarka Halk Partisi yaşamıştı.
Uzmanlar, Türkiye kökenli adayların farklı siyasi yelpazelerde yer almasının, göçmen toplumunun siyasette çeşitlenen sesini yansıttığını belirtiyor.
Ancak hâlâ göçmen seçmenlerin sandığa gitme oranının düşük olduğu da vurgulanıyor.
18 Kasım seçimleri, yalnızca partiler arası rekabeti değil, aynı zamanda göçmen toplumunun demokratik temsildeki yeni rolünü de ortaya koyacak.
Edindiğimiz bilgilere göre Türkiye kökenli adaylar ve partilerinin yeraldığı liste:






























Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.