Avrupa’nın, engizisyonların, dini savaşların hüküm sürdüğü, cadıların yakıldığı, aforozların yaygın olduğu karanlık bir döneminin tarihini de sunuyor. Avrupa’da aydınlanma çağına doğru atılan ilk adımları sistematik bir şekilde anlatıyor.
Filozof Spinoza (1632 – 1677) Avrupa’nın en önde gelen rasyonalist bir düşünürü olarak kabul edilir. Zamanında çok yanlış anlaşılmış olan Spinoza, dine eleştirel bir yaklaşımda olduğu için hem din düşmanlarından biri sayılmış, hem de özgür düşüncenin, ifade özgürlüğünün ve demokrasiyi temel alan Avrupa’nın aydınlık döneminin oluşmasında önemli rolü olmuş bir filozof olarak felsefe tarihinde yerini almıştır.
Hollanda’da ticaretle uğraşan Yahudi bir ailenin çocuğu olan Spinoza’nın (tam adı Baruch Spinoza) ailesi, Portekiz‘den engizisyonun baskıları dolayısıyla kaçıp önce Fransa’da Nantes‘a sonra da 1620’li yıllarda Amsterdam‘a gelmişti. 1632’de doğan Spinoza, bilimsel buluşların, dinsel bölünme ve çatışmaların, siyasal değişikliklerin ve felsefi gelişmelerin yoğun olduğu bir sırada Hollanda’da yaşadı. Babası Amsterdam’daki Sinagogun ve Yahudi okulunun müdürü olan Spinoza’nın Yahudi hahamı olarak yetişmesini istemişti. Spinoza gençlik yıllarında gittiği Yahudi okullarında ve Sinagoglarda İbranice öğrenmiş, Yahudi ve Arap teologların çalışmalarını öğrenme olanağı bulmuştu.
Ancak Spinoza 1656’da 24 yaşında iken Amsterdam Sinagog’u tarafından, “Tanrı’nın evren ve doğanın işleyişi olduğu, bir kişiliği olmadığı ve İncil’in Tanrı’nın doğasını öğretmek için mecazi ve simgesel bir kitap olduğu” iddialarını savunduğu için Yahudi cemaatinden kovulmuş ve aforoz edilmişti.
Spinoza daha sonra 1670’te yazdığı “Teologisk-politik” (Tanrı Bilimsel-Politik İncelemeler) kitabından dolayı çok ağır suçlamalara hedef olmuş ve 1674’te de kitapları yakılmıştı.
Doğa, tanrı, özgürlük ve etik, daha 44 yaşında çok genç yaşta ölen Spinoza’nın en çok ilgi duyduğu alanlardı.
SPINOZA yapıtının yazarı Kopenhag Üniversitesi´nde doçentlik yapmış olan felsefe tarihçisi Carl Henrik Koch, bu yapıtıyla Danimarka’da ilk kez Spinoza’yı her yönüyle irdeleyen bir eser ortaya koydu. Carl Henrik Koch, bu yapıtıyla Avrupa’nın, engizisyonların, dini savaşların hüküm sürdüğü, cadıların yakıldığı, aforozların yaygın olduğu karanlık bir döneminin tarihini de sunuyor. Avrupa’da aydınlanma çağına doğru atılan ilk adımları sistematik bir şekilde anlatıyor.
Kitapta Spinoza’nın, Avrupa’nın aydınlanma çağının temellerini atmış diğer büyük aydınlarla ilişkilerine de yer veriliyor.
Eleştirmenlerin büyük övgüsünü alan 500 sayfayı aşkın bu kitap bilimsel bir kitap. Buna karşın okuyup anlaması zor ve ağır olan bir kitap değil. Felsefe tarihine ilgi duyanların bilgisine.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.