Cevdet Kocaman beni Ankara’nın en merkezi semtlerinden Balgat’ta hizmete giren Barolar Birliği oteli/konukevi LİTAİ OTEL’e bıraktı. Otelde bizi şair Ahmet Telli bekliyordu, burada birlikte yemek yeyip, edebiyat ve ülkenin sorunları üstüne sohbet ettik.
Ertesi günü sosyal ve eğitim programlarıyla tanınan Türk – Amerikan Derneği’nde bir resim sergisinin açılışına birlikte katıldık. Gürcü kökenli tanınmış ressam Teymur Ağalıoğlu’nun sergisinin açılış konuşmasını Cevdet Kocaman yaptı. Yoğun ilgi gören bu resim sergisinin açılışına albay emeklisi çocukluk arkadaşım Özcan Gökmen’in de katılması beni çok sevindirdi.
Ankara’daki son günümde Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri Avukat Güneş Gürseler ile makamında buluştuk. Güneş Gürseler eski Tekirdağ milletvekili ve Cevdet Kocaman’ın fakülteden arkadaşı. Bu ziyarette Barolar Birliği’nin işlevi konusunda bilgilendim. Barolar Birliği ’barobirlik’ adında iki aylık bir dergi çıkarıyor ve sorumlu yazı işleri müdürü hemşerim Güneş Gürseler. Bu dergi avukatların ortak sesi olmayı amaçlıyor. Son sayısında Diyarbakır’da öldürülen Baro Başkanı Tahir Elçi üstüne. ’Barış Elçi’sini katlettiler’ başlıklı bu yazı Barolar Birliği’nin demokratik duruşunu anlatıyor.
LİTAİ HOTEL’in adı mitolojiden geliyor ve avukatlık mesleğinin doğuşunu simgeliyor. Mitolojik öykü şöyle:
’İnsanlık, adaletin gerçekleşmesi için savunmanın vazgeçilmez olduğunu en eski çağlarda keşfedip, efsanelerine konu etti. Mitolojide savunma görevini üstlenenler, Zeus’un kızları olan Litai’lerdi. Yargıçlara, “suç işleyenlerin kandırıldıklarını” anlatıyorlar ve Zeus’tan onları bağışlamasını talep ediyorlardı. Bu yüzden, avukatlık mesleğinin ilk temsilcileri olarak kabul edildiler.
Kötü ruhlu, kışkırtıcı, günaha ve suça teşvik edici olduğu için Suç Tanrıçası olan Ate’nin kız kardeşleri olan Litai’ler, hem iyilerin savunucusu, hem de suç ve günah işleyenler adına af dileyiciydiler. Litai’lerin Ate’nin etrafında dönmelerinin nedeni ise onun insanları suça ve günaha teşvik etmesine engel olmaktı. Çirkin görüntülerinin aksine yüce bir ruhla görev yapan Litai’ler, günümüzde avukatların yaptıkları şeyi yapmışlar, yani insanları suç ve cezanın dehşetinden korumaya, onları savunmaya çalışmışlardı.
Homeros, ölümsüz eseri İlyada’da Litai’leri (Avukatları) şöyle anlatır:
Gün olur yanılır, suç işler insanlar. Güzel adaklar sunularla yalvarırlar. Kurban yağlarıyla yumuşatırlar tanrıları. Ulu Zeus’un kızlarıdır Litai’ler. Topal, yüzleri buruşuk, gözleri şaşıdır. Koşarlar Suç’un arkasından dertli dertli. Ama güçlüdür, çevik ayaklıdır Suç. Litai’lerden çok önce koşar, insanlara kötülük ede ede dolaşır yeryüzünü. Litai’ler ise yetişir ve kötülüğü durdurmaya çalışırlar. Kendilerine saygı gösterenleri dinlerler ve onlara canla başla yardım etmeye çalışırlar. Kulak asmayan olursa yalvarırlar Zeus’a. Suç’u durdurmasını isterler.’
Kısa Ankara ziyaretimde, Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ni gezdim, tarihi Hüsrev lokantasında kuru fasulye yedim! Ankara’da hemşerilerimle içerikli beraberlik yaşamak ve onları Ankara’da önemli görevlerde görmek beni sevindirdi, güzel günlere olan inancımı güçlendirdi.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.