Kızıl feminist bir amazonun Karadeniz’de başlayan İstanbul’da gelişen, Stockholm’de sürüp giden yaşamı.
“12 Mart’tan sonra ama sıkıyönetimden birkaç hafta önce, Fuat’la bir gece eve döndüğümüzde, içi doktorun el yazmaları ve yazarken kullandığı notlarla ve kitaplarla dolu iki çuval bulduk. Şaşırıp kalmıştık….. Doktorla ilk görüşmemizde çuvalları ne yapacağımızı sorduk, o da “koruyacaksınız” dedi. İşte bu “iki çuval”, Kıvılcımlı’dan sonra bizim hayatımızın en önemli amacı, kaygısı ve işi olmuştur”. Latife Fegan – Yazmasaydım Olmazdı
…..
Bugün 12 Mart 2025.
Eşim Süreyya ile birlikte Stockholm’de Latife Fegan’ın evindeyiz.
1970’li yılların başından beri tanışıyoruz.
Aynı güzel günlere inandığımız için mücadele ettik İsveç’te.
Hedef aynı; yollar ayrıydı.
Yani yoldaş olmasak da eski dostlarız.
12 Mart 1971 Amerikancı Faşist darbesinin 54. yıldönümü bugün.
O günlerden bugünlere neler oldu?
Konuşuyoruz.
Konuştuklarımızın çoğu Latife’nin Yazmasaydım Olmazdı kitabında var.
Tüm yaşamını o kitapta özetlemiş.
Kızıl feminist bir amazonun Karadeniz’de başlayan İstanbul’da gelişen, Stockholm’de sürüp giden yaşamı.
Kitabın kahramanları:
Latife Fegan ve eşi Fuat Fegan.
Bir de Doktor Hikmet Kıvılcımlı.
Fuat, Kıvılcımlının sağ kolu, ise Latife de sol kolu diyelim.
Kadınlar devrimci hareketlerde bile lider ya da sağ kol olamıyor.
Sebep, sonuç, çözüm derken Feminizmde buluyor kendini Latife.

Latife Fegan arkadaşımız Abdullah Gürgün ile. – Foto: Abdullah Gürgün
12 Mart 1971 darbesinin fırtınalı günleri.
Latife Fegan’ın Yazmasaydım Olmazdı kitabından bazı satırlar okuyalım:
“Gördüğüm son gün 24 Nisan’dı. Fuat’la birlikte geldiler eve. Bütün gün Doktor’un kalabileceği bir yer aramışlar….. Çok sıkıntılıydı….. Bu Kıvılcımlı’nın bizim evde yattığı ilk ve son geceydi….. Kıvılcımlı yatağına pardösü ile uzandı. Gecenin olası baskınlarına karşı hazırlıklı olmak istemişti herhalde….. Ertesi gün uyandığımda, Kıvılcımlı evde yoktu artık….. Bahçede her kiracıya ait odunluk veya ardiye olarak kullanılabilecek birer kulübe vardı. Çuvalları oraya taşıdım. Kulübenin kapısındaki daire numarasını da çıkarıp attım….. Ertesi gece geç vakitte geldi siyah bir polis arabası beni götürmek için…. Uzun sorgulamalardan geçtim ama henüz işkenceler dönemi başlamamıştı….. Kıvılcımlı’ya bağlı; Sıkıyönetim Mahkemelerinin meşhur davalarından biri olan “84 sanıklı dava” dosyasına bağlanmış olarak bir süre gözaltında kaldıktan sonra serbest bırakıldım…. 1971 yılı genel olarak hayatımı yeni duruma göre düzenlemek ve arşivi korumakla geçti. Ev her fırsatta basılıyordu….. Arşivi korumuş ve yurtdışına çıkarmıştım. Şimdi sıra yeni görevlerdeydi. Benim yurtdışına çıkmam da bir “örgüt” kararıydı. [1972]….. Enstitü sorumlusu olarak Eric Jan Zürcher Stockholm’e geldi ve 10 Mayıs 1992 tarihinde USTE [Uluslararası Sosyal Tarih Enstitüsü – Amsterdam] adına malzemeyi devraldı.”
Latife Fegan yıllarca koruduğu Kıvılcımlı arşivini güvenilir bir kuruluşa teslim etmeyi başardı.
Doktor Hikmet Kıvılcımlı’ya verdiği sözü tuttu.
Büyük bedeller ödedi.
Eşi Fuat Fegan yurtdışında kayıplara karıştı. Bugüne dek kendisinden haber alınamadı.
Devrimci mücadelesini sürdürerek ayakta kaldı. Her zorluğa göğüs gererek oğlunu büyüttü.
İsveç’in en usta araştırmacı gazetecisi olmayı başaran Ali Fegan babası kaybolduğunda sekiz yaşındaydı.
…..
Doktor Hikmet Kıvılcımlı mücadeleye 17 yaşında Yörük Ali Efe’nin kızanı ve Fethiye Kuvayı Milliye kumandanı olarak başlamıştı. Komünist bir lider olarak tüm yaşamı devrimci mücadeleyle geçti.
Marksist teoriye katkılar yapmakla kalmadı hep pratikle birleştirdi.
Örgütlenmeyi yaşamsal önemde gördü.
11 Ekim 1971’de 12 Mart faşizmi nedeniyle çıktığı yurtdışında Belgrad’da yaşama veda etti.
Feganların, canları pahasına kitap düşmanı faşistlerden kurtardıkları iki çuvaldaki bilgi ve belgelere artık internetten herkes ulaşabiliyor.
Bu bilgiler, belgeler, kitaplar başka dillere de çevrilmeli.
Arşiv’in internet adresi:
https://search.iisg.amsterdam/Record/ARCH00723
…..
Latife’yi yıllardır görmüyordum.
Saatlerce konuştuk.
Bilmediğim pek çok şeyi öğrendim.
Sizlerle paylaşacağım daha çok şey var.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.