
”På Trods af forskelle og uenighed-En samtale med Özlem Cekic og Jair Melchior (Farklılık ve anlaşmazlıklara rağmen Özlem Çekiç ve Jair Melchior ile bir söyleşi)”. Yazarlar Anne Knudsen ve Steen Valgren -Voigt. Gyldendal Yayınevi.199 sayfa. İndirimli fiyat 199,95 kr. Yayın tarihi Şubat 2025
Özlem Çekiç ve Jair Melchior, İsrail-Filistin savaşı nedeniyle Danimarka’da da artan toplumsal gerilime rağmen görüş ayrılıklarını aşarak karşılıklı anlayış için mücadele ediyor.
HABER.dk
Yazarlar Anne Knudsen ve Steen Valgren -Voigt’in kaleme aldığı ”På Trods af forskelle og uenighed-En samtale med Özlem Cekic og Jair Melchior (Farklılık ve anlaşmazlıklara rağmen – Özlem Çekiç ve Jair Melchior ile bir söyleşi)” adlı kitap geçtiğimiz Şubat ayında Danimarka’da piyasaya çıktı.
Kitabın içeriğine ilişkin açıklamalara girmeden önce bu kitaptan amaç edileni kısaca özetleyelim; Amaç, uzlaşılmaz eğilimler arasında köprü kurarak, karşılıklı anlayışı sağlamak. Nitekim İsrail’ın Filistin’de sürdürmekte olduğu savaş nedeniyle Danimarka’da da huzursuzluk ve çatışmaların toplumu bölmeyi tehdıt ettiği şu günlerde Özlem Çekiç ve Yahudi Başhaham Jair Melchior oturup karşılıklı olarak çok ağır güncel konuları tartışıyorlar.
Orta Doğu’daki Israil ve Hamas, daha doğrusu Filistin’deki savaş Danimarka’da da çok geniş duygusal durumlar yarattığı için bu iki kişi arasındaki işbirliğini de zora soktu. Öyle ki, her ikisi de temsil ettikleri kendi halklarının ağır baskılarına, tepkilerine uğruyorlar.
Özlem Çekiç, kitapta kendisine gelen ağır tepkileri ve eleştirilri şöyle özetliyor; “ Halk beni İsrail propagandası yapmakla, okullara giderek çocukların beynini yıkamakla suçluyor. Halkı ve çocukları katledenleri savunan Yahudi yanlısı domuz diye damgalıyor.” Özlem Çekiç, Orta Doğu’daki durumun Danimarka’da bir çok insanı radikalleştirdiğinin de altını çiziyor.
Aynı şekilde Başhaham Jaır Melchior da; “ Doğal olarak ben de Yahudiler tarafından eleştirilere uğruyorum, Acı şeken Filistinliler’e sempati duyduğumu öene sürüyorlar. Bunun da ötesinde bu yüzden Baş Hahamlıktan alınmamı istiyorlar. Bazı Yahudiler de İsrail’in savaş harekatına karşı çıkmamı istiyorlar.” şeklinde bir açıklama yapıyor.
Özlem Çekiç ve Jair Melchior, karşılıklı tartışmalarında Filistin – İsrail konularına kendi görüşleri açılarından derinliğine dokunuyorlar. Aralarındaki görüş ayrılıklarının çarpışmasına rağmen diyalogun açık tutulması gerektiğini vurguluyorlar.
Bu kitabın bence en önemli bölümü Orta Doğu’nun biçim ve durumlarıyla bir yüzey üzerine çizen son bölüm. Orta Doğu sorununu iyi anlayabilmek için en önemli bilgilerin verildiği bu bölüm (sayfa 171 – 196) mutlaka okunmalı. 3 yıl önce vefat eden gazeteci yazar Anne Knudsen ile yine gazeteci yazar Steen Valgren-Voigt, Orta Doğu tarihini, ağırlıklı olarak da 1900’lü yıllardan buya yana ve yine ağırlıklı olarak İsrail – Filiştin ililişkilerini ve gelişmelerini özetliyorlar.
Sayfa 194 – 195’te de Danimarka’nın değişken İsrail politikaları özetleniyor.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.