Danimarka’da kimin ne kadar Danimarkalı olup olmadığı tartışmaları sürerken, şimdi de gözler 21 Kasım’da yapılacak bölge ve belediye seçimlerine çevrildi.

Danimarka’da yaşayan vatandaşlarımız Türkiye’deki referandum oylaması ardından, bu yıl sonlarına doğru Danimarka’da yapılacak yerel seçimlerde oy kullanmak için yine sandık başına gidecekler ve bu kez, kendilerine yaşadıkları şehir ve kasabalarda en iyi hizmeti vermek için çabalayacak belediye meclisi üyelerini seçecekler.

Haber gazetesi olarak biz de okurlarımıza, halihazırda yerel siyasette yeralan ve ilk kez yeralacak olan Türkiye kökenli ulaşabildiğimiz bazı adayları bugünden itibaren kendi ağızlarından sizlere tanıtmaya çalışacağız.

Daha iyi hizmet sunabilmek için kolları sıvayan bazı Türkiye kökenli adaylar, 21 Kasım’da yapılacak bölge ve belediye seçimleri için kampanyalarına büyük bir hızla başladılar. Çeşitli partilerden, Türk, Kürt kökenli her yaştan bir çok vatandaşımızın adaylığını koyduğu bu seçimlerde özellikle etnik kökenli vatandaşlarımızın ilgi göstermesi şahsen gurur verici diye düşünüyorum. Artık bireysellikten toplumsallaşmaya yönelik çalışmalarda kendi kökenimizin insanlarının bu denli başı çekmesi belki de biraz geç kalınmış bir durum olsa da, yine de gelecek vaat ettiğini düşünüyorum.

Bu yazımızda ismi ve tanıtımı geçen 8+1 arkadaşımız var. Elbette adaylıklarını koyan arkadaşlarımız sadece bu rakamdan ibaret değil,  ulaşabildiğim 8+1 kişiye yerverebildim bu yazımda. Sekiz adayımız belediye meclis üyeliğine adaylıklarını koyarken bir adayımız da bölge seçimlerinde adaylığını koydu. Herbirinin ayrı ayrı parti görüşleri, idealleri, vizyonları ve vatandaşlara yardım eli uzatma konusunda farklı görüş ve fikirleri bulunmakta, ancak hepsinin tek bir ortak amacı var, o da; seçilebilecekleri belediyelerde en iyi şekilde hizmet vermek ve biz vatandaşların hak ve özgürlükleri için mücadele etmek.

Parlamenter seçimlere gösterdiğimiz ilgiyi belediye ve bölge seçimlerinde de göstermemiz gerektiğini düşünüyorum ve bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Evet, belki, devletin anayasa ve kanunları parlamentodan geçiyor, ancak emin olun belediye meclisi üyelerinin her konuda ve bir çok soruna çözüm getirdiklerini biliyorum.

Bazı adaylara çok sorulduğu için burada yazma gereği duyuyorum; bölge ve belediye seçimlerinde 18 yaşını doldurmuş her reşit vatandaş oy kullanabilir. Bunun için Danimarka vatandaşı olmanıza gerek yok. Seçimlerde adaylığını koyan herkese başarılar diliyorum ve seçimlere yakın zamanda, adaylarla tek tek bazı röportajlar gerçekleştirmeyi düşünüyorum, daha detaylı bilgileri o zaman birlikte okuruz.

(Sıralama alfabetik olarak yapılmıştır.)

Derya Tamer- Holbæk Belediyesi- Sosyal Demokratlar
Doğan Polat- Albertslund Belediyesi- Sosyal Demokratlar
Edibe Baran- Albertslund Belediyesi- Enhedslisten
Fırat Sarı- Region Hovedstaden (Başkent Bölgesinden, 27 belediyeden vatandaşlar oy verebilecek)- Det Konservative Folkeparti
Kadir Okutan- Brøndby Belediyesi- Det Radikale Venstre
Mahmut Erdem- Brøndby Belediyesi- Sosyal Demokratlar
Mehmet Zeki Doğru- Greve Belediyesi- Enhedslisten
Necla Baran- Rødovre Belediyesi- Enhedslisten
Özcan Kızılkaya- Ballerup Belediyesi- Sosyal Demokratlar

Derya Tamer:

23 yaşındayım ve ailemle Holbæk’te ikamet ediyorum. 2017 Belediye meclis seçimlerinde Holbæk’ten Sosyal Demokratlar partisinden 6. sırada  adaylığımı koyuyorum. Şu an Roskilde Üniversitesi Siyasal Bilimler ve Kamu Yönetimi bölümünde Danca dili ve siyaset üzerine eğitim görüyorum.

Küçük yaşlardan itibaren siyasete yoğun ilgim oldu. 2011-2013’ te Holbæk Belediyesinin Gençlik Konseyinde gönüllü üyelik yaptım. Sosyal Demokratlar partisinde aktif bir şekilde siyasi toplantılara, etkinliklere ve çeşitli kampanyalarda bulundum. Küçük yaşta Danimarka Meclisinde Sosyal Demokratlar partisinden bir milletvekilinin yanında kısa bir süre staj gördüm. Bugüne kadar edindiğim tecrübeler, siyasetin ne kadar önemli ve gerekli olduğunu daha iyi kavramamı sağladı.

Toplumumuzun biz genç siyasetçilere ihtiyacı olduğunun bilincinde olduğum için, Holbæk Belediyesinde yaşayan gençlerin sesi olmak istiyorum. Doğduğum ve büyüdüğüm belediyede siyasi söz ve güce sahip olmak ve buradaki vatandaşlara yardımcı olmak istiyorum. Küçük yaştaki çocuklarımızın iyi ve kaliteli bir eğitim hayatlarının olması ve bu imkanların sunulması, ayrıca her vatandaşa eşit imkanların sunulması hedeflerim arasında. Türk kökenli olduğum için elbette Holbæk Belediyesinde yaşayan türklere her konuda yardımcı olmak istiyorum, ancak bu sadece Türk kökenli vatandaşlar için değil her toplumdan herkese yardımcı olmak istiyorum. Sosyal Demokratım; çünkü toplumun birlik ve beraberlikten doğacak güçle daha iyi yerlere gelebileceğine inanıyorum. Vatandaşlık görevi olan oy kullanma işlemini herkesin yapmasını bekliyorum ve bana oy verilmesini istiyorum, çünkü benim gibi genç ve dinamik insanların bu toplum için birçok şeyi başarıp fark yaratacağına inanıyorum.

Doğan Polat:

40 yaşındayım, Danimarka Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunuyum ve 12 senedir DSB’ de makinistim.
2009’ dan bu yana Sosyal Demokratlar partisinden Albertslund Belediye meclis üyesiyim, 2013’ ten bu yana Refah ve Yenilik Kuruluna başkanlık yapmaktayım. Siyaseti ve insanlar için birşeyler yapabilmeyi çok eğitici ve öğretici bulmamın dışında, 4 yıl boyunca Meclis üyeliğinde birçok vatandaşa yardım eli uzatabilmenin, onların sorunlarını birebir dinleyip bir nebzede olsa faydamın dokunmasının verdiği cesaret ve onurla tekrar adaylığımı koyarak bu yolda devam etmek istiyor ve geçtiğimiz dönemde de olduğu gibi bu yolda ilerleyerek fark yaratabileceğimi düşünüyorum. Albertslund Belediyesini daha iyi yaşanılır bir şehir haline gelmesinde sizlerinde fikirlerinin çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum.

Önümüzdeki dönemde, belediye meclisi üyeliğinde 4 yıl boyunca yaptığım çalışmaları vatandaşlarımıza sunmak istiyorum.
Benim siyaset anlayışım; sorumluluk almak ve vatandaşla birebir eşit şartlarda olmanın bilinciyle, empatist yaklaşarak, karşı tarafı dinleyip vatandaşa ’tercih edildiğini’ hissettirerek varolan sorunlara birlikte çözüm getirmektir.

Edibe Baran:

1995 senesinde Danimarka’ya geldim. 2005 yılında öğretmenlik eğitimimi tamamladım ve şu an Ishøj Belediyesi bünyesinde bir okulda öğretmenim. Uzun yıllardır siyasete olan merakım ve ilgimden dolayı bu seneki seçimlerde adaylığımı koydum. Fikirleri ve siyasi görüşleriyle kendime en yakın bulduğum Enhedslisten partisinden koyuyorum adaylığımı.

Her insanın hür düşünce ve fikir özgürlüğüne sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Cinsiyet ayrımı yapmaksızın herkesin oy hakkını kullanması gerektiğini ve gerek ailede çocuk yetiştirmede gerekse iş hayatında ve ekonomik açıdan, eşitliğin ön plana çıkması için mücadele etmek istiyorum. Ayrıca çocuklarımızın eğitim gördükleri okulların daha az saatle daha fazla kaliteli eğitim görmelerinin önemi olduğunu vurgulamak istiyorum. Son olarak işsizliğe çözüm olarak vede küçük çocuk sahibi ailelerin veyahut bazı sebeplerden dolayı bazı dönemler az çalışmak isteyen ve hayatı daha kaliteli yaşamamız amaçlı iş saatlerini aza indirgemek gibi amaçlarımızda var.

Fırat Sarı:

29 yaşındayım, Vallensbæk’te eşim Esra ve 3 çocuğumla yaşıyorum. Öğretmenim ve Brøndby Belediyesi bünyesinde bir okulda çalışıyorum. Det Konservative Folkeparti`sine yaklaşık 3 yıldır üyeyim. Kasım 2017 bölge seçimlerinde Region Hovedstaden (Başkent Bölgesi)’ nden adaylığımı koyuyorum. 27 belediyeden vatandaşlar bana oy verebillirler. Adaylığımı koymamın sebebi sağlık bölümünde bazı farklar yaratmak istiyorum.

• 1813 acil telefon servisinde, partim olarak, doktorların bu telefonlara cevap vermesi gerektiğini savunuyorum. Maalesef hemşire ve ebelerin baktıkları bu hatta daha önce sonucu ölümle biten talihsiz birçok olay yaşandı.
• Vestegnen bölgesinde maalesef çok pratisyen doktorumuz bulunmamakta. Rakam yüzde 51’ den yüzde 38’lere düşmüş durumda. Varolan doktorların  yüzde 61’ inin yeni hasta kabulüne kapalı olduklarını ve Ishøj, Glostrup ve Vallensbæk`te hasta kabulüne açık olan doktor olmadığını biliyormuydunuz?
• Parti olarak hastaların hastane koridorlarında alması gereken tedavi ve muayenelerin aksamaması için ve hastanın ihtiyacı olan bakımın ve şefkatin gerektiği gibi yapılması için çalışmak istiyoruz. Örneğin kamu sektörünün özel sektörle işbirliği yapması ve hastaların/vatandaşların özel hastanelere yönlendirilmesi gibi.

Maalesef her şey rakam, saat ve tahminlere göre ayarlanmış, ancak en önemlisi; bölgemizde yaşayan vatandaşlarımızı unutmamak.

Kadir Okutan:

50 yaşındayım, evli ve bir çocuk babasıyım. Danimarka’daki 2015 genel seçimlerinde Radikal Venstre adına aktif olarak çalıştım. 2017 belediye seçimlerine bizzat katılmaya karar verdim ve Brøndby Belediyesinden Radikal Venstre partisinden 2. sırada seçimlere katılacağım. Hedef olarak seçtiğimiz ve üzerinde yoğun çalışmak istediğimiz bazı konuları şöyle sıralamak istiyorum;

Okul ve eğitim: Özellikle Brøndby Strand bölgesinde öğrencilerimizin büyük  bir kısmı yoğun olarak belediye dışındaki özel okullara gitmekte. Ebeveynlerin bu tercihlerinin sebepleri üzerinde durup, bu yüksek oranı en aza indirgemek.
Trafik ve güvenlik: Brøndby Belediyesinde gerek hız sorunu, yaşanan kazalar ve bazı belirli bölgelerdeki park sorunlarına getireceğimiz çözümlerde hedeflerimiz arasında.
Entegrasyon: Özellikle suç işlemiş gençlerimizle diyalog halinde olup onların ihtiyaç ve beklentilerini ele almayı ve iş/meslek sağlamayı, onları topluma kazandırmayı hedefliyoruz.
Spor ve sağlık: Daha fazla spor alanı, faaliyet ve sağlıklı yaşam için plan ve projelerimiz bulunmakta.

Hedeflerimizi kısaca ele aldım. Brøndby Belediyesi için hedeflerimizi  vatandaşlarımıza önümüzdeki günlerde diyaloğa geçip detaylı olarak sunmayı hedefliyoruz.
2017 Belediye Seçimlerine katılacak olan bütün adaylarımıza başarılar diliyorum.

Mahmut Erdem:

68 yaşındayım, evli ve 3 çocuk babasıyım. Şair, yazar ve aynı zamanda Sosyal Demokratlar partisinden Brøndby Belediyesinde meclis üyesiyim. Yıllardır siyasette aktif olmanın yanısıra, çeşitli dernek ve cemiyetlere önayak olmanın da verdiği geniş çevremi bu seçim kampanyasında partime oy vermeleri için seferber etmek istiyorum.

Daha önyargısız ve şeffaf bir şehir için, vatandaşlar arasındaki bariyerleri yıkmamız gerektiğini düşünüyorum ve bu nedenle özellikle etnik kökenli ailelerden yola çıkarak, onları daha iyi entegre etmek ve iş hayatına atılmalarını sağlamak hedeflerim arasında. Teknolojik gelişimin beraberinde getirdiği büyük sorunların özellikle savunmasız vatandaşları zor durumda bıraktığının bilincinde olarak, onlara daha fazla destek ve daha iyi rehberlik danışmanlığı sunmak yine hedeflerim arasında.

Önümüzdeki dönemde, etnik kökenli ve farklı kültürlerden olan kadınlarımıza yönelik bir ’Kadınevi’ açarak, önyargıları yıkıp, yerine anlayışın hakim olduğu bir ortam hazırlamak istiyorum. Öncelikle Danimarka dernek kültürünün hakim olacağı ve bütün kadınlara açık olan ve kadınlarımızın birbirlerini daha iyi tanıma imkanı bulacağı bir ortam.

Mehmet Zeki Doğru:

27 yaşında evli ve ikiz çocuk babasıyım. Greve Belediyesi bünyesinde olan Hundige semtinde ikamet ediyorum. Hi3G firmasında çalışıyorum ve ayrıca akşamları diş teknisyenliğini okuyorum.

Enhedslisten partisinden belediye meclis üyeliğine adayım ve şu an Greve Belediyesinde sağ bloğun yoğun olmasından dolayı alınan bazı kararları şahsen tasvip etmiyorum. Ne biz yetişkinler, nede çocuklarımız için pekte sağlıklı olmayan alanlarda tasarrufa gidilmesine karşıyım. Şahsen kendi ikizlerime aynı zamanda aynı kreşte yer bulmaya zorlandım. Çocuk bakımı içerisinde pedagog ve diğer yetişkinlerin ne kadar zor şartlarda çalıştıklarını, çok saat, az yetişkin olmalarından kaynaklanan zorluklarını gördüm. Ayrıca belediyemizin mülteci ve entegrasyon politikasının insanlık dışı olduğunu düşünüyorum ve bu nedenle Greve Belediyesinin herkes için yaşanılır bir bölge olması için mücadelemi adaylığımı koyarak başlatmak istiyorum. Eğer seçilirsem belediyemin sosyal bir belediye olması, her vatandaşın, gelir ve statü ayrımı yapmaksızın, güvenli ve özgür bir yaşam yaşaması için mücadele etmek istiyorum. Gerek öğretmenler gerekse öğrenciler için okul saatlerinin daha düzene girmesi ve daha kaliteli eğitim için, yeni okulların inşa edilmesi ve kreş/yuvalarda daha fazla personel için, acil ev ihtiyacı olanlar için ve tabiiki yaşlılarımızın bakımı gibi önemli konularda mücadele etmek istiyorum. Bunun için birlikte hareket etmenin önemini belirtmek istiyorum ve belediye seçimlerinde destek bekliyorum.

Necla Baran:

2 çocuk annesiyim, Rødovrede oturuyorum ve iş ve iş piyasası danışmanı olarak çalışmaktayım. 21 Kasım 2017’de yapılacak yerel seçimlerde Rødovre belediyesinde Enhedslisten partisinden adayım. 2001 yılından beri partiye üyeyim. Enhedslisten partisini hem organizasyon yapısı hemde siyasi görüşlerinden dolayı, herzaman kendi görüşlerime daha yakın ve diğer partilerden daha farklı ve taşıdığım değerlere daha yakın bir parti olarak gördüm.

Danimarkadaki sosyal refah sistemi son 20 yılda kendini sağ ve sol diye adlandıran hükümetler tarafından, sosyal yardımlarda yapılan kısıtlamalar yüzünden tehlike altındadır. Bu kısıtlamalar toplumsal olarak maalesef tatsız sonuclara sebep oluyor. Sosyal yardımlardaki dağılımın daha adaletli bir şekilde yapilabileceğine inanıyorum. Yerel yönetimlerde sosyal refah sisteminin korunması ve kaynak dağılımında önceliğin ihtiyaç sahiplerine adil bir şekilde dağılımı için çalışacağım.

Eğer belediye meclisine seçilirsem, Rødovre vatandaşları için;

• İşsiz vatandaşlar için uygulamaya koyacağımız yeni projeler aracılığıyla daha hızlı bir şekilde tekrar iş imkanları veya iş bulmaya yönelik staj imkanları sunmak. Enhedslisten sosyo-ekonomik işyerlerinin açılmasını destekliyor.
• Toplumdaki eşitsizlik ile ve fakirliğe karşı mücadele. Çevreyi korumaya yönelik, yenilenebilir yatırımlara önem vermek.
• Okul ögrencilerinin okul reformundan daha az zararla çıkmalarını sağlamak. Sınıflarda iki eğitmen yada ögretmen imkanı sağlamak. Daha kısa okul günleri ve gereksiz okul testlerini ortadan kaldırmak.
• Rødovre`de küçük mahallelerin gettoya dönüşmesini engellemek, daha iyi iş ve eğitim imkanları sağlamak. Sosyal ve ekonomik olarak mağdur durumda olan vatandaşların daha iyi imkanlara sahip olmalarını sağlanmak.

Bunun yanısıra başta yabancı uyruklu vatandaşlar olmak üzere, sosyal ve ekonomik olarak mağdur durumda olup umitlerini kaybetmiş ve sistem yorgunu Rødovrelilerin herşeye rağmen sandıklara giderek veya mektup ile muhakkak oylarını kullanmalarını ümit ediyorum.

Özcan Kızılkaya:

27 yaşındayım, evliyim ve doğma büyüme Ballerup belediyesinde yaşıyorum. Ballerupta bir araba firmasında çalışıyorum. Ikinci kezdir Belediye Meclis üyeliğine adaylığımı koyuyorum ve Kültür ve Etkinlik Heyetinde görev görüyorum. 4 yıl boyunca yaptığım çalışmaların Ballerup Belediyesindeki vatandaşlara faydalı olduğunu gördüğüm için bu yolda devam etmek istiyorum. Boş zamanlarımda okullarda disleksi  olan çocuk ve gençleri motive etmek adına ve onlarında diğer çocuk ve gençler gibi normal birer hayat sürebileceklerini anlatmaya yönelik toplantılar düzenliyorum. Kendimde disleksi olduğum için bu mücadelemde benim gibi çocuk ve gençler üzerinde edindiğim sorumluluk beni daha da motive ettiği için tekrar adaylığımı koyuyorum ve engellilere karşı uyguladığımız politikamızı biraz değiştirmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Sosyal demokratım, çünkü özgürlük, eşitlik ve dayanışma kavramları benim için değer yargılarımı en iyi yansıtan kavramlar ve bunlarıda Sosyal Demokratlar partisinde buluyorum. Yaş itibariyle belki çok tecrübeli değilimdir ancak siyasetin genç ve dinamik kanlara ihtiyacı olduğunu düşünüyorum ve kendimdeki  enerji ve cesaretle bir çok konuda fark yaratabileceğimi düşünüyorum. Bunun dışında suç işleyen gençlerimize yönelik bir önceki dönemden edindiğim tecrübelerimi kullanarak onlara yardım etmek istiyorum.