🔊 Sesli dinle

Lars Hovbakke Sørensen ”Danimarka’nın Avrupa Tarihi” adlı kitabında kültürlerin ve medeniyetlerin etkileşimleriyle şekillenen dünya tarihini siyasi ekonomik sosyal ve kültürel boyutlarıyla anlatıyor

HABER.dk

KOPENHAG – 11 yıl kadar önce (2014) Avrupa’nın Danimarka üzerindeki etkilerini anlatan ”Danimarka’nın Avrupa Tarihi” (En europæisk Danmarks Historie) adlı tarih kitabının ve bundan 5 yıl kadar önce (2020) Avrupa ülkelerinin karşılıklı etkileşimlerini anlatan ”Avrupa Tarihi”(Europas Historie) yapıtının yazarı tarihçi Lars Hovbakke Sørensen, bu kez ”Dünya Tarihi” yapıtıyla karşımızda.

Tarihçi  Lars Hovbakke Sørensen bu dünya tarihi anlatımına 12.  yıl öncesine giderek başlıyor. Lars Hovbakke Sørensen, Dünya Tarihi kitabında tarih boyunca siyasi, iktisadi, sosyal, kültürel ve mentalite  boyutlarıyla kronolojik olarak sıralayarak okuyucusuna sunuyor.

Kitabın temel çizgisi, Dünyanın değişik bölgelerinde varoldukları uzun tarih boyunca ülkelerin ve kültürlerin birbirleriyle ilişki içinde oldukları ve karşılıklı olarak birbirlerini etkiledikleri diye özetlenebilir.

Konuya bu boyutuyla bakıldığında kitapta tarih boyunca kültürlerin ve medeniyetlerin tüm dünyada farklı kıtalarda ve bölgelerde neden farklılıklar göstererek birbirinden farklı bir şekilde geliştikleri, tarihin dramatik siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel ve mentalite boyutlarıyla irdeleniyor. Örneğin; Neden tarım ilk kez Orta Doğuda ortaya çıkıp toprak işlendi? Ve yine yazı neden Orta Doğuda ortaya çıktı? Neden eski çağın büyük imparatorlukları Asya’da, Güney Avrupa’da ve Kuzey Afrika’da kurulabildi? Neden Avrupa Roma İmparatorluğunun yıkılmasından sonra küçük devletler, beylikler şeklinde gelişmeye başlayabildi? Ve bunun gibi bir dizi soru.

Kitapta ayrı ayrı kıtaların çok çeşitli şekillerde ve doğrultularda birbirlerini etkiledikleri anlatılıyor. Buna rağmen tarihçi Lars Hovbakke Sørensen, bu kitapta doğal olarak her ülkeye, her topluma ilişkin tüm ayrıntıların yer alabilmesinin mümkün olmadığını itiraf ediyor. Ama yine de dünya tarihini belirli boyutlarıyla ve ana hatlarıyla kıtalar arasındaki önemli farklılıkları ve benzerlikleri ile tarihi gelişmeleri, tarih boyunca yaşanmış huzursuzlukları ve değişmeleri anlatıyor.

Yine altını çizeceğimiz bir nokta da, yeri geldikçe, örneğin sayfa 314 – 317’de olduğu gibi Osmanlı İmparatoruğundan  da kısaca olsa da söz ediliyor. Moğolların Avrupa ve Hindistan istilaları ( Hindistan’daki Taj Mahal’in Moğollar tarafından inşa edildiğini biliyor muydunuz?), Altın Ordu ve Rusya’nın doğuşu, Kuzey ülkeleri İskandinavya ülkelerinin birleşmesi v.b.gibi tarihi anlatım içinde sunuluyor.