Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişiminin yedinci yıl dönümü dolayısıyla, Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da anma programı düzenlendi.
HABER.dk
Türkiye’nin Kopenhag Büyükelçiliğinde bir araya gelen Türkler, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında darbe girişiminde şehitleri rahmetle ve gazileri de minnetle andı.
Türkiye’nin Kopenhag Büyükelçisi Rıza Hakan Tekin’in ev sahipliğinde yapılan programa, büyükelçilik çalışanları, Türk sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve yurttaşlarımız katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlanan programda, 15 Temmuz şehitleri için dua edildi.
Ardından anma törenine katılanlara hitap eden Türkiye’nin Kopenhag Büyükelçisi Rıza Hakan Tekin, “15 Temmuz gecesi yapılan direniş, demokratik özelliklerimizin bir nevi tescili olmuştur” dedi.
Büyükelçi Tekin konuşmasında şunları dedi:
“15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden yedi yıl geçti. Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana, Türkiye’mizin yakın tarihine baktığımızda askeri darbeler yaşandı, 15 Temmuz, tarihimizdeki ilk darbe girişimi değil, fakat Türkiye’nin anayasal düzeyini, demokrasisini, meşru olarak seçilmiş hükümetini hedef alan her türlü girişim engellenmelidir, kınanmalıdır ve direnilmelidir…
Daha önceki darbelere baktığımızda, maalesef darbeciler ciddi bir direniş görmeden emellerine ulaşmıştır. 15 Temmuz’un özelliği, halkımızın darbecilere bu şansı tanımamış olmasıdır. Halkımız canı pahasına sokaklara çıkıp, anayasal düzeni korumak için fedakarlık yapmış olmasıdır. Bu açıdan yakın tarihimizde önemli bir noktadır. 251 vatandaşımız şehadet mertebesine ulaşmıştır ve binlerce vatandaşımız yaralanmıştır.
Eminim benim ailemden olduğu gibi sizlerin ailelerinden de bu direniş içinde yeralmış olanlar vardır. Örneğin eşimin abisi bir 15 Temmuz gazisidir, yaralanmasının etkisini halen yaşamaktadır. Ama bazı şeyler bir takım fedakarlıklar yapılmadan elde edilmiyor. Milletimizin yaptığı bu asil fedakarlık da, aslında bundan sonra benzer hain girişimlere kalkışacak çevreler için en kuvvetli mesaj olmuştur.
İnanıyoruz ki, artık Türkiye’de darbeler tarihi 15 Temmuz’dan sonra sona ermiştir. Tabii bunu deyip rehavete kapılmamamız gerekir, çünkü FETÖ ya da benzeri başka hain gruplar ileride benzer faaliyetlerde bulunabilirler, benzer girişimlere yeltenebilirler. Her zaman tetikte olmalıyız. Devletimiz zaten bunun mücadelesini veriyor. Milletimiz de çok şükür daha bilinçlidir.
15 Temmuz gecesi yapılan direniş, demokratik özelliklerimizin bir nevi tescili olmuştur. O bakımdan geleceğe daha ümitle bakıyoruz, ama rehavete kapılmamız gerekiyor. Özellikle FETÖ başka gruba benzeyen bir yapılanma değil, çok sinsiler. Şimdi de eminim bu ülkede bile bir grup insanları var ve uygun zamanı bekliyorlar. Devlet olarak mücadelemizi ülke içinde ve dışında sürdüreceğiz.
Geçmişten de hem millet hem de devlet olarak dersi almamız gerekir. Aynı şeyleri yaşamayalım. Demokrasimize, anayasal düzenimize en güçlü şekilde sahip çıkmalıyız. Cumhuriyetimizin kurucu değerlerini her zaman hatırlayalım ve uygulayalım ki, böyle felaketlerle bir daha karşılaşmayalım ve böyle fedakarlıklar yapmak zorunda kalmayalım. Tabii ki vatan tehlike altında olunca hepimizin canı feda, onda bir şüphe yok. Ama biz tedbirimizi alalım diyorum. Bu düşüncelerle geldiğiniz ve duyarlılığınız için hepinize çok teşekkür ediyor, 15 Temmuz’da şehit olan vatandaşlarımızı, şehitlerimizi rahmetle, binlerce gazilerimizi de minnetle anıyoruz. İnşallah ülkemiz ve milletimiz ileride böyle günleri bir daha yaşamaz”.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.