60 yıllık Türk göçmen müziği ‘Aşk, Mark ve Ölüm’ belgeselinde hayat buluyor

04/09/2022 - 20:07 | Son güncelleme: 07/10/2022 - 21:49

Türk asıllı Alman yönetmen Cem Kaya’nın Berlin Film Festivali’nde Panaroma izleyici ödülü alan üçüncü belgesel filmi ‘Aşk, Mark, Ölüm’ (Love, Deutschmarks And Death) 22 Eylül Perşembe akşamı başkent Kopenhag’daki Cinemateket’te gösterilecek.

HABER.dk

Türk asıllı Alman yönetmen Cem Kaya’nın Berlin Film Festivali’nde Panaroma izleyici ödülü alan üçüncü belgesel filmi ‘Aşk, Mark, Ölüm’ (Love, Deutschmarks And Death) başkent Kopenhag’daki Cinemateket’te gösterilecek.

Almanya’ya 1961 yılında başlayan işçi göçünün tarihini bir anlamda müzikal açıdan anlatıyor. Belgeselde, ‘Köln Bülbülü’ olarak bilinen Yüksel Özkasap, geçtiğimiz yıllarda vefat eden Berlinli sanatçı Hatay Engin, 1981’de Almanya’ya siyasi sürgün olarak gelen ve kurduğu ‘Die Kanaken’ adlı grubuyla Almanca albüm yaparak konserler veren Cem Karaca, Aşık Metin Türköz, bağlama virtüözü İsmet Topçu gibi birçok sanatçı yer alıyor.

1960’ların başında, Anadolu’dan ve Türkiye’nin diğer bölgelerinden sözde misafir işçiler Federal Almanya Cumhuriyeti tarafından işe alındı. En başından beri onlara her zaman eşlik eden ve kültürlerinin bir parçası olan bir şey vardı: müzikleri – yabancı bir ülkede vatanlarından bir parça.

Yıllar içinde, Almanya’da kendi ülkelerinde bu formda olmayan bağımsız müzikal yönelimler geliştirildi. Cem Kaya’nın heyecan verici belgeseli Aşk, Mark ve Ölüm; Türkiye’den göç edenlerin, Almanya’daki çocukları ve torunlarının bağımsız bir müzik kültürünün eşi benzeri olmayan hikayesini daha önce görülmemiş arşiv görüntüleri eşliğinde eğlenceli ve karmaşık bir dille anlatıyor.

Evlerinden uzakta, yeni ülkedeki yabancılar, Gurbetçi-Lieder (yurt dışından şarkılar) gibi melankolik müzik tarzlarını göçlerinin başlangıcında ortaya çıkardı. Bu şarkılar Köln’ün Bülbülü olarak bilinen Yüksel Özkasap ya da Aşık Metin Türköz (“Mayestero”) gibi sanatçılar tarafından sunuldu. Onları, sosyal olarak eleştirel şarkıları ilk kez Almanca söyleyen ve böylece hem göçmen hem de Alman pop kültürünü şekillendiren Derdiyoklar (“Liebe Gabi” şarkısı), Ozan Ata Canani (“Deutsche Freunde” şarkısı) veya Cem Karaca ve Kanaken (“Mein Freund, der Deutsche”) gibi daha genç müzisyenler izledi.

Oku: Kayseri'de askerlere bomba yüklü araçla saldırı... 13 şehit, 56 yaralı

Hip hop, Almanya’da büyüyen ikinci ve üçüncü kuşağın sesi oldu. Fresh Familee, King Size Terror veya Islamic Force gibi Alman-Türk Hip hop öncüleri de Almanya’da çağdaş pop müziğin yenilikçileri oldu.

Almanya’da büyüyen Cem Kaya, Arabeks (2010) belgeselinin yönetmenliğini yaptı. Yönetmenin diğer filmi Motör: Kopya Kültürü & Popüler Türk Sineması (2014) prömiyerini Locarno Film Festivali’nde yaptı.

Türk kökenli Alman yönetmen Cem Kaya’nın üçüncü belgesel filmi olan ‘Aşk, Mark, Ölüm’ (Love, Deutschmarks And Death), Danimarka’daki Goethe Enstitüsu ve Nye Film fra Tyrkiet işbirliğinde 22 Eylül Perşembe akşamı saat 19.00’da başkent Kopenhag’da Cinemateket sinema salonlarında gösterilecek.

Filmin gösteriminde yönetmen Cem Kaya’da bulunacak ve filmden sonra DJ Elektrik Türk eşliğinde Rakı ve Türk mezeleriyle bir afterparty yapılacak.

Belgesel film: “Aşk, Mark ve Ölüm“
Orijinal adı: Liebe, D-Mark und Tod
Yapım Tarihi – 2022, Almanya
Süresi – 96 dakika
Yönetmen – Cem Kaya
Senaryo – Cem Kaya & Mehmet Akif Büyükatalay
Yapımcı – Mehmet Akif Büyükatalay, Stefan Kauertz, Claus Reichel, Florian Schewe
Katkıda bulunanlar: Yüksel Özkasap, Metin Türköz, Cem Karaca, Fresh Familee, King Size Terror, Cartel vb.