Kısa bir süre önce Protestanlığın 500. yıldönümü dolayısıyla yayımlanan ve Protestanlığın Danimarka’nın bugünkü toplum yapısını, düşünce ve inanç yapısını nasıl etkilediğini anlatan LUTHER adlı bir kitaptan söz etmiştik.
Yine bu bağlamda Gyldendal Yayınevince Prof. Frederik Stjernfelt’in kaleme aldığı ve 31 Mart’ta yayımlanan “Syv Myter om Luther – Martin Luther’in 7 Hurafesi” adlı bir kitapta ise Martin Luther ve tezlerinin sert bir şekilde eleştirildiğini, Örneğ’in, Luther’in din, ifade ve düşünce özgürlüklerini savunduğu görüşlerinin, devlet ve kiliseyi birbirinden ayırdığı iddialarının, demokrasinin gelişmesine katkısı olduğunun ve olumlu olarak gösterilendaha bir dizi görüşlerinin doğru olmadığının savunulduğunu belirtmiştik.
Syv Myter om Martin Luther (Martin Luther’in 7 Hurafesi) adlı bu kitabın tanıtımına başlamadan önce küçük bir noktayı belirtmemiz gerekiyor: Yazar Prof. Frederik Stjernfeldt, eleştirilerini yaparken bu eleştirilerine somut örnekler vermek amacıyla, Martin Luther’in zaman içinde yaptığı konuşmalarına, yazdığı kitaplara ya da kitapçıklara, v.b.gibi sık sık göndermeler yapıyor. Bunun sonucu felsefi bir dil kullandığı için kitabı okumak bira zorlaşabiliyor. Ama yine de okumaya değer.
Martin Luther’in yaydığı 95 tezden oluşan Protestanlığın (başka bir deyişle reformasyonunun, devriminin) 500. yılı dolayısıyla hiç kuşkusuz bir çok tartışmalar yapılacak, yazılar yazılacak, kitaplar basılacak, yorumlar yapılacak vs. Bu tür etkinlikler halihazırda başladı bile.
Biz bugün sadece Prof. Frederik Stjernfelt’in, Martin Luther’e ilişkin övgüler dolu yayınlara, açıklamalara gösterdiği oldukça sert tepkilerin yer aldığı bu kitaptan söz ediyoruz.
Prof. Frederik Stjernfelt, Martin Luther’e atfedilen 7 olumlu olgunun kesinlikle doğru olmadığını aşağıdaki şekilde kitabında sıarlıyor ve bu iddialarının irdelemelerini yapıyor:
- olgu: Luther, din, düşünce ve ifade özgürlüğünü getirdi.
– Prof. Stjernefelt: Hayır bu doğru değildir. Luther, kendi düşüncesinde olmayanların idam edilmeleri gerektiğini savundu.
- olgu: Luther, devlet ve kiliseyi birbirinden ayırdı.
– Prof. Stjernefelt: Bu doğru değildir. Tam tersine kiliseyi derebeylerin, kralların, devletin korumasına ve sorumlululuğuna bıraktı. Bugünkü Danimarka Anayasası’nda bile Kral ya da Kraliçe’nin Protestan olması koşulu yer almaktadır.
- olgu: Luther, demokrasinin gelişmesinde önemli rol oynamıştır.
– Prof. Stjernfelt: Hayır. Bu doğru değildir. 1500’lü yıllarda demokrasi olumlu konuşulan bir konu değildi. Hele hele bugünkü anlamda demokrasi o zamanlar hiç söz konusu olmamıştır. Luther’in siyasi doktrini de halkın kayıtsız şartsız devlet üst yönetiminin tanrısal hükmünün altında olmasıdır. Bu hiç bir şekilde demokrasi değildir.
- olgu: Cadıların yakılması uygulaması Lutherancı’ların değil Katoliklerin uygulamasıdır.
– Prof. Stjernfelt: Hayır. Bu hem doğru hemde doğru değildir. Katolikler de cadı yakmıştır. Ama Danimarka’da cadı yakma uygulaması Protestanlığın ortaya çıkmasından sonra başlamıştır. İlk cadı yakma olayı Protestanlığın Danimarka’ya gelmesinden 4 yıl sonra 1540 yılında Møn Adası’ndaki Stege kasabasında gerçekleştirilmiştir. 1540’ı izleyen 150 yıl içinde büyük çoğunluğu kadın olmak üzere en az 1.000 kadar insan cadı oldukları gerekçesiyle yakılmıştır.
- olgu: Luther’in Yahudi düşmanlığı zararsızdı.
– Prof. Stjernefelt: Doğru değil. Tam tersine Luther büyük Yahudi düşmanıydı ve Yahudi’leri tanrının yer yüzüne insanlığa ceza olarak gönderilmiş yaratıklardı. (Her ne kadar bu kitapta yer almıyorsa da, Luther’in 1529 yılında yayımladığı bir kitapçığında aynı tavrını Viyana kapılarına kadar dayanmış olan Türkler için de sergilemişti. O zamanların Avrupa’sında İslam = Türk idi.)
- olgu: Lutherciler: Luther’ın karanlık gösterilen yönlerine bir şey denilemez. Çünkü zaman öyleydi.
– Prof. Stjernfelt: Hayır bu görüş doğru değil. O zamanlarda olumlu ve aydınlık pek çok eğilimler vardı. Lutherciler, Luther’in beğendikleri iyi yönlerini Luther’in büyüklüğüne atfediyorlar, ancak “kadınlara karşı aşağılayıcı, yahudi, kendisinden farklı düşünenlerin öldürülmesi gerektiği” şeklindeki olumsuzluklarını “o zamanlar öyleydi” gibi ucuz bir gerekçeye bağlıyorlar.
- olgu: Luther’in kötü olarak öne sürülen yanlarının zararlı etkileri olmadı.
– Prof. Stjernfelt: Doğru değil. Luther’in pratiktikteki görüşleri ve uygulamaları, demokrasi, özgürlük, adil hukuk devleti ve modern görüşlere ters yöndeydi.
“Syv Myter om Luther – Martin Luther’in 7 Hurafesi” adlı bu kitaptaki Martin Luther’e ve görüşlerine yönelik eleştirilerin çok kısa bir özetini sunduk siz okuyucularımıza. Konuya ilgi duyanlar ayrıntılarını kitaptan okuyabilir.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.