Koronavirüs tüm dünyada hızla yayılmaya devam ederken sağlığımızın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlamış olduk. Hem kendi sağlığımızı hem de yaşadığımız toplumdaki herkesin sağlığını her zamankinden fazla düşündüğümüz bugünlerde, Türkiye de dahil tüm ülkelerde, karar verici yetkililer ihtiyaçlar ve alınması gereken önlemler konusunda canla başla çalışıyor ve en doğru bilgilerin insanlara ulaşmasını sağlımaya çalışıyorlar.
Düşünmeden edemiyorum! Acaba bu virus salgını, insanlığın bu güne kadar sırtımıza yüklediği tüm kötü miraslardan kurtulmamızı sağlar mı? Bundan sonra her şeyi daha sağlıklı düşünmemizi ve kurgulamamızı sağlar mı? İlk insanlar gibi yaşama tertemiz ve taptaze başlangıç yapmamızı sağlar mı? Şimdiye kadar bize öğretilen tüm o kötü düşüncelerimizden kurtulabilir miyiz? Sizce tüm dünyada ortak bir demokrasi kurma zamanı şimdi mi? Yıllardır bizi aşağılayanlanları bu virüs temizler mi?
Binlerce yıllık bir süreçten sonra doğanın ve tarihin sürecinden arda kalanlar olarak bundan sonra bir arada insanca yaşayabilir miyiz? Bilindiği gibi yüzyıllardır birbirimizi kırıp geçiriyoruz. Yüzyıllardır dinsel, düşsel, etnik ve cinsel nedenlerden anlaşamıyor birbirimize kötülük ediyor, birbirimizi öldürüyoruz. Bu arada rant adına dünyanın ekolojik ve canlılar arası dengesini bozduk. Artık uzayda yeni sömürü olanakları aramaya başladık. Gökyüzünde yaşam ararken yeryüzünü kaybadecek duruma geldik. Dünyaya egemen olan insanoğluna yakışır bir düzeni bugüne kadar kuramadık.
Gerçek yaşamda büyük bir trajedi yaşanıyor. Özellikle Çin ve İtalya’da yaşanan acıları anlatmaya sözcükler yetmiyor. İnsanoğlu insanca yaşamayı unuttu. Doğaya kötülük yapanları doğa affetmiyor. Bilgisayar, telefon, gelişmiş silahlar ve para bizi virüse karşı korumaya yetmiyor. Ejder meyvesi, çörek otu özü gibi çok pahalı yiyecekleri yiyenleri de virüs yerle bir edecek gibi. Polis, gizli servisler, kimyasalar silahlar da virüsü yok edemiyor. Belki de bu virüsün tek olumlu yanı zengin fakir ayırmayışı, herkesi saklandığı yerde bulması!
Din tacirleri benim hep midemi bulandırmıştır. Cennette tapu satanlar, kız göbeğine muska yazanlar, kutsal maske altında insanları aldatanları da virüs yakalıyor. Bütün dinlerde din tacirleri vardır. Kimi ülkelerde insanlar din tacirlerine karşı başkaldırıp reform yapmışlar ve bilimin egemen olmasını sağlamışlardır. Şimdi bu din tacirleri bilim adamlarının buldukları en pahalı ilaçları alıp, karanl:ık deliklerinde saklanıyorlar.
Depremlerden, tsunamilerden ders almayıp, düşüncesinden dolayı öldürülen, hapse atılanlara seyirci kalanlar, otelde yakılan aydınlara da sahip çıkmadılar. Bunlar işsizlik yok deyip, dinsel ve ırksal milliyetçiliği körükleyip, kadınlara ikinci sınıf vatandaş muhamelesi ettiler. Sıradan insanlara özgürce yaşamı çok gördüler.
Sevgi, saygı, eşit paylaşım, doğayla uyumlu yaşamak bizi hayatta tutabilir.
Yaşadığımız bu günlerde ‘dezenfektan’ sözcüğünü birlikte öğrendik. Önyargılarımızı, davranışlarımızı ve bizi yönetenleri dezenfekte etmek zorundayız.
Koronavirüsü acaba bize demokrasi dersi vermek için mi geldi?
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.