Hamas’ın cumartesi sabahı İsrail’e karşı yüzlerce roket fırlatarak başlattığı saldırı üçüncü gününe girdi. İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerine yönelik gece boyunca hava saldırısı düzenledi. İsrail tarafında en az 700 kişi hayatını kaybederken; İsrail’in hava saldırılarında da 493 Filistinli yaşamını yitirdi.
HABER.dk
İsrail güçleri ve Hamas arasındaki çatışma aralıksız üç gündür devam ediyor. Yedek subayları göreve çağıran İsrail, son 50 yılın en büyük ve koordineli saldırısıyla karşı karşıya kaldı. Netanyahu hükümeti ‘savaş hali’ ilan etti. Her iki taraftan yüzlerce kişi hayatını kaybetti.
Hamas’ın silahlı kanadı cumartesi sabahı İsrail’e karşı yüzlerce roket fırlatarak mayıs ayındaki çatışmaların ardından varılan ateşkesi sona erdirdi. Saldırıyla birlikte çok sayıda silahlı Hamas militanı da İsrail’e girdi. İsrail ordusu “savaş hali” ilan ederken, Hamas’ın sürpriz ve koordineli saldırılarında en az 700 İsrailli hayatını kaybetti. Filistinli yetkililere göre İsrail’in karşı saldırılarında ise en az 313 Gazzeli yaşamını yitirdi.
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail’e ‘Aksa Tufanı’ isimli kapsamlı saldırı başlattığını açıklamış, Gazze’den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, silahlı gruplar bölgedeki yerleşim yerlerine girmişti.
İsrail de ‘Demir Kılıçlar’ adıyla geniş çaplı bir operasyon için düğmeye basarken gece boyunca Gazze Şeridi’nin güney ve kuzeyindeki hedefleri vurmaya devam etti.
İsrail ve Gazze’de yüzlerce ölü, İsrail’in güneyinde çatışmalar devam ediyor
Hamas’ın İsrail’e saldırması ile başlayan savaş bölgede devam ederken, iki taraftan yüzlerce kişi hayatını kaybetti.
Hamas’ın Gazze sınırlarını geçerek birçok İsrailli asker ve sivili kaçırdığı açıklanan savaşta, İsrail’in hava saldırılarında çok sayıda sivil yaşamını yitirdi.
Uluslararası alanda da geniş yankı bulan savaşa Hizbullah’ın da dahil olarak çatışmanın bölgeye yayılmasından endişe ediliyor.
Şu ana kadar İsrail’den 700, Gazze’den ise 400 kişinin yaşamını yitirdiği ve Hamas’ın ayrıca 130 kişiyi kaçırdığı belirtiliyor.
İsrail güvenlik güçleri 7 ayrı noktada Filistinli silahlı gruplarla çatışıyor
İsrail medyası, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne yakın bölgelerin kontrolünü gün sonuna kadar yeniden ele almayı planladığını belirtti. İsrail güvenlik güçlerinin Gazze Şeridi çevresindeki 7 ayrı noktada Filistinli silahlı gruplarla çatıştığı aktarıldı.
İsrail, Gazze sınırındaki yerleşim yerlerinde kontrolü sağladığını duyurdu
İsrail, Hamas tarafından saldırıya uğrayan yerleşim yerlerinde tam kontrol sağladığını duyurdu.
Hamas’ın başlattığı saldırıların üçüncü gününde İsrail’den ülkenin güneyinde kontrolü sağladık açıklaması geldi.
Ordu sözcüsü General Daniel Hagari televizyonda yayınlanan basın toplantısında saldırıya uğrayan bölgelerde “tam kontrole sahibiz” diyerek, “Alanda hala teröristler olabilir.” ifadelerini kullandı.
İsrail 2 günde 300 bin askeri seferberliğe çağırdı
İsrail Savunma Kuvvetleri Sözcüsü Daniel Hagari, Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarından başlamasından bu yana 300 bin yedek kuvvetin seferber edildiğini belirtti.
BM: Gazze’de 123 bin kişi yerinden edildi
Birleşmiş Milletler, İsrail ile Hamas arasında şiddetlenerek devam eden savaşta 123 binden fazla kişinin yerlerinden edildiğini açıkladı.
İsrail, Gazze’den giren Hamas militanları ile 6-7 noktada çatışmaların sürdüğünü açıklarken Gazze’yi havadan vurmaya devam ediyor.
BM’nin insani yardım kuruluşu OCHA, pazartesi günü bir açıklama yaparak çatışmanın başlamasından bu yana Gazze Şeridi’nde 123 binden fazla insanın yerinden edildiğini duyurdu..
73 binden fazla kişinin okullarda barındığını belirten OCHA, “Gazze’de 123 bin 538’den fazla kişi, çoğunlukla korku, korunma endişeleri ve evlerinin yıkılması nedeniyle ülke içinde yerinden edildi.” dedi.
Herzog: Önümüzde zor günler var
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, zor günlerin kendilerini beklediğini ifade ederek, “Bugünlerde yaşananlar geniş çaplı ve kapsamlı bir savaşın parçasıdır. Böyle bir savaş göz açıp kapayıncaya kadar bitmez. Tartışılmaz bir gerçek var ki, İsrail devleti bir kez daha galip gelecektir. Başka bir seçeneğimiz yok.” dedi.
Herzog “halk arasında cesaret ve birlik ruhunun korunması ve düşmanın psikolojik savaşına hizmet eden asılsız video ve söylentilerin yayılmasından kaçınılması” çağrısında bulundu.
ABD, donanma gemilerini ve askeri uçaklarını İsrail’e gönderiliyor
Beyaz Saray basın ofisinden yapılan açıklamada, ABD Başkanı Joe Biden’ın Hamas saldırılarının ardından İsrail’e ek destek verilmesi talimatını verdiği belirtildi.
NBC News’in haberine göre ABD Donanmasına ait gemilerin ve askeri uçakların İsrail’e yakın yerlerde konuşlandırılması ve ABD vatandaşlarının tahliye edilmesine yönelik planlar üzerinde duruluyor.
Kaynaklar, düşünülen diğer tedbirler arasında İsrail’de depolanan ve acil durumlarda İsrail’in erişimine izin verilen Amerikan mühimmat stokunun serbest bırakılması da yer alıyor.
İsrail medyası, bu mühimmatın büyük bir kısmının Ukrayna’ya gönderildiğini, ancak stokta İsrail’in kullanımı için yeterli miktarda mühimmat olduğunu belirtiyor.
ABD gazetesinden İran iddiası
ABD merkezli Wall Street Journal (WSJ) gazetesinin ortaya attığı iddiada, Beyrut’ta İran Devrim Muhafızları subaylarının Hamas ve Hizbullah dahil İran destekli dört militan grubun temsilcileriyle bir araya geldiği toplantılar sırasında belirlendiği öne sürüldü.
“İranlı güvenlik yetkilileri, Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırısının planlanmasına yardımcı oldu ve Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta yapılan son toplantıda da bu operasyona yeşil ışık yaktı.”
Gazete haberini, Hamas ve Lübnan merkezli Şii Hizbullah örgütünün üst düzey yetkililerine dayandırdı.
Habere göre, İran Devrim Muhafızları Ordusu, Hamas saldırısının planlanması ve hayata geçirilmesine önemli rol oynadı.
Keza, İran Devrim Muhafızları Ordusu yetkilileri ağustos ayından bu yana Hamas’la iş birliği içerisinde hava, kara ve deniz saldırılarını da kapsayan kompleks bir operasyon tasarladı.
WSJ’ın haberinde, operasyonun ayrıntıları, Beyrut’ta İran Devrim Muhafızları subaylarının Hamas ve Hizbullah dahil İran destekli dört militan grubun temsilcileriyle bir araya geldiği toplantılar sırasında belirlendiği öne sürüldü.
ABD: Operasyonun arkasında İran’ın yer aldığına dair kanıt yok
Ancak söz konusu iddia, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken tarafından çürütüldü.
Blinken, pazar günü yaptığı açıklamada, Tahran’ın saldırıyı yönettiğine ya da arkasında olduğuna dair somut bir kanıt bulunmadığını söyledi.
Blinken, bununla birlikte İran’ın bu gruplarla uzun süredir var olan ilişkisini de kabul etti.
Medyada çıkan ABD-İran esir takası karşılığında Tahran’ın aldığı dondurulan 6 milyar dolar parasının saldırılarda etkili olduğu yönündeki iddiaları da değerlendiren Blinken, “İran’ın hesabına geçen 6 milyar dolar paradan henüz tek bir dolar bile harcayamadığını” ifade etti.
Hamas: Saldırıyı kendimiz planladık
WSJ’nin görüşmelerle ilgili sorularını yanıtlayan üst düzey Hamas yetkilisi Mahmud Mirdawi de, saldırıyı grubun bağımsız olarak planladığını söyledi.
Hamas yetkilisi, saldırıları “Filistin (halkının) ve Hamas’ın kararı” olarak nitelendirdi.
Haberde adı geçen İranlı yetkiliye göre ise, İran Devrim Muhafızları’nın geniş kapsamlı stratejisi, İsrail’i çeşitli yönlerden kuşatmayı amaçlayan çok cepheli tehdit yaratmayı içeriyor.
Aynı isme göre bu kuşatma, kuzeyde Hizbullah ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi ile Gazze ve Batı Şeria’da, İslami Cihad ve Hamas’ı kapsıyor.
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, yaptığı açıklamada “Tahran’ın, Filistinlilerin meşru müdafaa hakkını desteklediğini” belirterek İsrail’i bölge için bir tehlike olmakla suçladı.
Devlet televizyonunun haberine göre Reisi, “İran, Filistin ulusunun meşru savunmasını desteklemektedir” dedi.
İran’ın BM Misyonu: Tahran’ın herhangi bir dahli olmamıştır
Bu arada İran’ın Birleşmiş Milletler Misyonu, Hamas tarafından gerçekleştirilen saldırılarda Tahran’ın herhangi bir dahli olmadığını bildirdi.
Yapılan açıklamada, “Filistin tarafından alınan kararlı tedbirler, gayrimeşru Siyonist rejimin yetmiş yıllık baskıcı işgaline ve işlediği iğrenç suçlara karşı tamamen meşru bir savunma teşkil etmektedir” denildi.
İran’ın BM Misyonu’nun açıklamasında “Filistin’in yanında olduğumuzu vurgulamak isteriz; ancak Filistin’in tepkisine müdahil değiliz, bu tepki sadece Filistin tarafından verilecektir” denildi.
Hamas operasyonunun “başarısının” sürpriz olmasından kaynaklandığını ve bunun da İsrail güvenlik örgütlerinin “en büyük başarısızlığı” olduğu değerlendirmesinde bulunan İran’ın BM Misyonu, “Başarısızlıklarını haklı göstermeye ve bunu İran’ın istihbarat gücüne ve operasyonel planlamasına bağlamaya çalışıyorlar” ifadelerine yer verdi.
Erdoğan’dan Filistin açıklaması: Artık ertelenemez bir ihtiyaç
Uluslararası toplumun dikkatinin yeniden Orta Doğu’ya dönmesine neden olan gerilimle ilgili Ankara’dan ilk epki Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldi.
Cumartesi günü Ankara’da AKP Kongresi’nde konuşan Erdoğan, “Türkiye olarak bu sabah İsrail’de meydana gelen hadiseler ışığında tüm tarafları itidalle hareket etmeye, gerilimi daha da tırmandıracak fevri adımlardan uzak durmaya çağırıyoruz” dedi.
Türkiye ve Mısır, taraflar arasında itidal çağrısı yaparken Avrupa ülkeleri, Hamas’ı kınayıp İsrail’e destek veren açıklamalarda bulundu.
Yeşilköy’deki Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulması gerektiğini vurguladı, bölgede söz sahibi olan ülkelere çok önemli bir çağrı yaptı.
BM Genel Sekreteri Guterres taraflara itidal çağrısında bulundu
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Hamas tarafından İsrail’e karşı başlatılan saldırıları kınadı ve taraflara “sivillere yönelik itidal” çağrısı yaptı.
Genel Sekreter Sözcülüğünden yapılan yazılı açıklamada, saldırılarda şu ana kadar çok sayıda İsrailli sivilin öldüğü ve yüzlercesinin yaralandığı belirtildi.
Guterres’in saldırılarda sivil nüfus açısından derin kaygı duyduğu aktarılan açıklamada, taraflara “sivillere yönelik uluslararası insancıl hukuk uyarınca azami itidal gösterilmesi” çağrısında bulunuldu.
Açıklamada, “Genel Sekreter, daha geniş bir çatışmanın önlenmesi için tüm diplomatik çabalara çağrıda bulunuyor. Şiddetin çatışmaya çözüm getiremeyeceğini, barışın ancak iki devletli çözüme giden müzakere yoluyla sağlanabileceğini vurguluyor.” ifadesi kullanıldı.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, yaptığı yazılı açıklamada, bölgede hızla artan gerginlikten çok ciddi endişe duyduğunu belirterek, iki tarafta da sivil kayıpların sayılarının yüzlere ulaştığına dikkati çekti.
Martin Griffiths, “Şiddet hiçbir zaman çözüm değildir. Tüm taraflara, hemen çatışmaya son verme ve her yer ve zamanda sivilleri koruma çağrısında bulunuyorum.” ifadesini kullandı, aksi halde çok daha fazla kan döküleceği uyarısında bulundu.
Kremlin’den gerilime ilişkin ilk açıklama geldi.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, İsrail ve Filistin arasındaki gerilimin tırmanmasını büyük bir endişeyle izlediklerini belirterek şiddet sarmalının devam etmesinin bölge için tehlikeli olacağı uyarısında bulundu.
Çin: Filistin-İsrail çatışmasının genişlemesine karşıyız
Çin Dışişleri Bakanlığı, Filistin-İsrail çatışmasının genişlemesine karşı olduklarını ve en kısa sürede ateşkesin sağlanıp barışın tesis edileceğini umduklarını ifade etti.
Bakanlık, uluslararası toplumun üzerine düşen rolü yerine getirerek Filistin-İsrail çatışmasındaki gerilimin düşürülmesine birlikte katkı sunması gerektiğini vurguladı.
Kaynaklar: Euronews, Anadolu Ajansı, BBC Türkçe, Sputnik Türkiye
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.