Danimarka Futbol Takımı Katar’daki Dünya Kupası ilk maçını 22 Kasım’da, Tunus’a karşı Education City Stadyumu’nda oynayacak. Toplam sekiz stadyumdan biri olan bu spor kompleksinin yapımında son yıllarda işçilerin psikolojik ve fiziksel tacizden tutun, ücretlerini alamamaya kadar bir dizi ihlalden söz ediliyor.
EquidemOrg (İnsan Hakları örgütü), Eylül – Ekim 2022 tarihlerini içeren sitesindeki raporda, sekiz stadyumda 60 işçiyle gizli görüşmeler yaptıklarını, toplamda stadyum şantiyelerinde 982 işçiyle görüştüklerini belirtiyor.
İş elektronik posta kutuma gelen bir davet postası üzerine Katar TV için Danimarka Futbol Takımı ile ilgili bir yayına katılmamı istemeleri üzere anlaştık.
Danimarka takımının tepki niyetiyle yas ifade edecek siyah forma yaptırdığını, Danimarka Futbol Federasyonu yetkililerinin, futbolcuların aile ve yakınları ve de devlet yetkililerinin katılımını minimize ettiğini sormadılar bana. Ben de sormadıkları için söylemedim.
Zaten FIFA yetkilileri de, Danimarka takımının antrenmanlarda giymek üzere yaptırılan “Herkes için insan hakları” yazılı tişörtlerle antrenmana çıkmasını engellemişti. Ardından da FIFA eski başkanı, 2010 yılında kararı alan Sepp Blatter ise ’organizasyonun Katar’a verilmesi hatalıydı’ itirafında bulundu. Turnuva da böylece kanlı kupa damgasını yemiş oldu.
Bu turnuvaya Danimarkalı yetkililer kadar halkın da tepkisi var, ancak tabiiki futbol takımlarını desteyecekler. Nitekim tepkilerin artması, bir çifte standart ile karşı karşıya bırakmaktadır.
Danimarka’nın, anti-demokratik yönetimler ve bu yönetimlerin şirketleriyle ihracatta önemli ticari anlaşmalar yürüten bir ülke olarak, Çin olimpiyatlarında olduğu gibi sadece spor organizasyonlarında tepki göstermesi pek anlaşılır değil. Sonuçta ne tam protesto edip turnuvadan çekiliyor ne de ticari faaliyetlerini durduruyor.
Ancak takımın oynayacağı stadların yapımında yaşanan insan hakları ihlalleri de hasır altı edilmesin artık.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.