Tüm dünyayı saran yeni tip koronavirüsün neden olduğu Covid-19 salgını, mülteci kamplarını tehdit altında bırakıyor. Dünya genelinde 10 milyondan fazla insanın yaşadığı bu kampların neredeyse hiçbiri Covid-19 testine tabi tutulmadı.
Dünyada 70 milyondan fazla insan, savaş ya da çatışmalar nedeniyle evlerinden ayrılmak zorunda kaldı, 10 milyondan fazla insansa mülteci kamplarında yaşamını sürdürüyor. Ancak bu kampların neredeyse hiçbirinde Covid 19 testi yapılmaması Dünya Sağlık Örgütü’nü (DSÖ) endişelendiriyor. Koronavirüsün mülteci kamplarına ulaşması durumunda, kötü insani ve sağlıksız koşullar nedeniyle, kısıtlı bir mekandaki kalabalık insan grubu arasında hızlıca yayılacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Mültecilerin barındığı kampların bir kısmında koronavirüsün yayılımını yavaşlatmak için bazı tedbirler alındığı, ancak hiçbirine yönelik kapsamlı bir karantina uygulaması yapılmadığı öne sürülüyor. Kamp sakinlerinin Covid-19 testine tabi tutulmaması, insanlar Covid-19 semptomları gösterene kadar virüsün kontrolsüzce yayılma riski oluşturuyor ve kampları koronavirüse karşı savunmasız hale getiriyor. Yoğun bakım ünitesi ve solunum cihazı eksikliği nedeniyle olası bir koronavirüs salgınının mülteci kamplarında binlerce insanın hayatını tehlikeye atacağı düşünülüyor.
Hiroşima bilançosunun 7 katı
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Bangladeş’te salgının neden olabileceği can kaybının Hiroşima bilançosunun 7 katına çıkabileceği konusunda uyarıyor. DSÖ tarafından hazırlanan müdahale planına göre, acil sağlık planları olmadan koronavirüsün yalnızca Bangladeş’te yarım milyon insanın canına mâl olacağı tahmin ediliyor. Bu rakam, 2. Dünya Savaşı’nda Hiroşima’ya atılan bombanın öldürdüğü insan sayısının -70 bin- 7 katına denk geliyor. Planda “Diğer ülkelerdekiler ile karşılaştırıldığında, bu rakam şaşırtıcı değil. Ancak tehlikenin boyutunu gösteren ve eylem çağrısında bulunan bir rakam” ifadeleri kullanılıyor.
Semptom yoksa test de yok
Norveç Mülteci Konseyi Başkanı Jan Egeland, “New York ve Norveç’te dahi test sıkıntısı yaşanıyor ancak yardım etmeye çalıştığımız güney ülkelerinin çoğunda neredeyse hiç test uygulanmıyor” şeklinde konuşuyor.
Egeland ve ekibi faaliyet gösterdikleri 30 ülkedeki durumu inceledi ve neredeyse hiçbir ülkede insanların hastalık semptomları göstermeden önce test edilmediğini tespit etti.
Suriye’de savaşın vurduğu İdlib’de Covid-19 olduğundan şüphe edilen insanlara tahsis edilen küçük çaplı tek bir sağlık tesisi bulunuyor. Dünyanın en büyük mülteci kamplarından birine ev sahipliği yapan Bangladeş’te ise yardım kuruluşları izolasyon tesisleri kurmak üzere seferber oldu. Kenya’daki iki kamptaysa açlık ve savaştan kaçan Somalili mülteciler, daha kötü günlerin geleceğinden korkuyor.
Birçok kampta alan yetersizliği ve altyapı eksikliği sosyal mesafe uygulamalarını ve el yıkama olanağını imkansız hale getiriyor.
Egeland ise ” Eğer koronavirüs salgını Avrupa’dan Türkiye üzerinden İdlib’e sıçrar ve burada güçlenirse muhakkak Avrupa’ya geri dönecek” uyarısında bulunuyor.
Yunan adalarındaki mülteci kampları alarm veriyor
Ortadoğu ve Afrikalı mültecilerin toplandığı Yunanistan’ın Midilli Adası’ndaki Moria Kampı, bunlardan biri. 3 bin kişilik kapasitesi olmasına rağmen 20 bin sığınmacının yaşadığı bu kamptaki nüfus bir çok kamptan beş kat daha fazla. Yunan hükümeti, biri Eğriboz Adası’nda diğeri ise Atina yakınlarında bulunan iki mülteci kampını birkaç sakininde koronavirüs tespit edilmesinin ardından karantina altına aldı. Ancak hijyen şartlarının yokluğu ve umumi kullanım alanların varlığı altında sosyal izolasyona uyulmasının mümkün olmaması nedeniyle salgın bu kamplara ulaştığı taktirde hızlıca yayılacağından korkuluyor.
Lübnan’daki mülteci kampında ilk Covid-19 vakası bildirildi
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı çarşamba günü, Lübnan’daki mülteci kampında Suriye’den gelen Filistinli bir kadının koronavirüs test sonucunun pozitif çıktığını açıkladı. Ajans, Covid-19 tespit edilen kadının Lübnan’ın doğusundaki Bekaa ilinde bulunan bir kampta yaşadığını bildirdi.
Yapılan açıklamada, gerekli tüm önlemlerin alındığı ve hastanın Beyrut’taki Rafik Hariri Hastanesi’e kaldırıldığı, tüm tedavi masraflarının Ajans tarafından karşılanacağı belirtildi. Filistinli kadının ülkede mülteci kampı içinde tespit edilen ilk vaka olduğu bildirildi.
Kaynak: Euronews Türkçe, Independent Türkçe, DW Türkçe
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.