SavaÅŸ sonrası Avrupa’da hiç savaÅŸ olmadı mı? Önce Sovyetlerin 1956’da Macaristan’ı iÅŸgali, ardından 1968’de Çekoslovakya’nın iÅŸgali oldu. Bunu 1990’larda Yugoslavya’yı parçalayan ve kanlı etnik temizliklerde 140.000 kiÅŸinin hayatına mal olan iç savaÅŸ izledi.
Evet, savaÅŸ Avrupa’da son 20 yıl sonra tekrar yerini aldı. Avrupa savaÅŸ alanlarını kendisi yaratmasaydı, diÄŸer kıtalarda kanlı savaÅŸlar yapardı. Danimarka da dahil olmak üzere birçok Avrupa ülkesinin katıldığı Afganistan ve Irak’ın feci iÅŸgalleri muhtemelen bir milyon insanın hayatına mal olmuÅŸtu, Irak’ı ve Ä°ran’ı kaos içinde terk etmiÅŸ ve Afganistan’ı köktendinci Taliban hareketinin kollarına geri atmıştı Batı Medeniyeti! Buna ek olarak, Libya’yı Arap Baharı milis kaosu içinde bıraktı AB ve ABD. Tüm bunları medeniyet için yaptığını iddia etti, kendini medeni tanımlayan ülkeler, medeniyetin yeni bir tanımını yapmak gerekiyor artık.
Evet, savaş, zamanımızda bile Avrupa için iyi bilinen bir araçtır. Son yirmi yıldır savunmasız milletlere birbiri ardına saldırıyorlar, ancak savaş AB’nin kendi kalbinde devam ederken, aniden ABD ve AB kendi kanlı tarihini unuttu. İkiyüzlü olarak, öfkelerini ilan ediyorlar. Felçli ve tarihsiz, acizliğin dilinden başka bir şey olmayan ve kısa vadede etkisiz olan gönülsüz yaptırımları benimsiyor ABD ve AB.
Rusya’nın lideri Vladimir Putin gibi bir figür zamanımıza ait deÄŸil mi? Macar Victor Orbán, Putin’in anti-demokratik ruhuna sahip bir adam. Polonya Morawiecki hükümeti, etnik ve cinsel azınlıklara karşı vicdansız bir düşmanlık ile Putin ile aynı milliyetçi içgüdüler temelinde hareket ediyor. Sadece tarihsel nedenlerden dolayı Rusya ve Polonya birbirine düşmandır, ancak liderleri silah arkadaşıdırlar. Ve demokrasi adına kurulan Macaristan ve Polonya’nın aktif olarak kendi vatandaÅŸlarını, haklarını ezerken, AB sözlü kınamalara pasif bir ÅŸekilde bakıyor ve razı oluyor.
Avrupa’daki saÄŸcı popülist partilerin çoÄŸu Putin’i saygıyla anıyor ve ondan önemli miktarda para alıyor. BeÄŸensek de beÄŸenmesek de Putin zamanımızın bir parçası, savaÅŸ da öyle. ABD ve AB kendi üstünlüğünü ve yenilmezliÄŸine gerçekten o kadar inandık ki, kendilerini hep bir tehlike bölgesinin dışında hissediyorlar.
BeÅŸ yıl boyunca, Rus hava kuvvetlerinin Suriye’deki hastaneleri ve okulları kapsamlı bombalama baskınlarıyla yok ettiÄŸini gördük. Omuz silktik. Ne de olsa, etkilenenler yalnızca olaÄŸan Müslümanlardı. Ama beyazlar bombalansaydı? Hiçbir zaman olmaz!
Putin, Ukrayna’yı iÅŸgaliyle Avrupa’da bir uçurum açtı. Ancak bu uçurum, saÄŸcı popülizmin iktidar için çabaladığı Avrupa ülkelerinde zaten vardı. Åžimdi Avrupa’da savaÅŸ var ama bu, beklemeye cesaret edebileceÄŸimizden çok daha fazla cepheye sahip bir savaÅŸ.
Ukrayna Devlet BaÅŸkanı Volodymyr Zelensky, Cuma sabahı Rusça dilinde etkileyici bir konuÅŸma yaparak, ortalama bir Rus’tan iÅŸin özünü anlamasını ve hepimizin insanlığın ortak çıkarını yeniden keÅŸfetmesini istedi.
Hem DoÄŸu’da hem de Batı’da hepimiz için meydan okuma budur. Ulusal, dini ve etnik ayrımlar arasında yalnızca ortak insanlığımızı yeniden keÅŸfederek geleceÄŸin savaÅŸlarından kaçınabiliriz. UÄŸruna savaÅŸtığımızın ÅŸeyin demokrasi olduÄŸunun farkına varmalıyız ve bu, tehlike bölgesinin dışında olduklarını düşünenler dahil olmak üzere her Avrupa ülkesi için de geçerlidir.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.