CHP, İstanbul milletvekillerinden Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasının ardından parti lideri Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde Ankara’dan İstanbul’a ”Adalet Yürüyüşü” başlattı. Güvenpark’ta açıklama yapan Kılıçdaroğlu, ”Bir dikta yönetimi ile karşı karşıyayız. Bıçak kemiğe dayandı. Artık yeter diyoruz. Adaletin olmadığı bir ülkede yaşamak istemiyoruz” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara Güvenpark’tan İstanbul’a doğru yapacağı protesto yürüyüşü başladı.
MİT TIR’ları görüntülerinin yayınlanması davasında yargılanan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu‘na 25 yıl hapis cezası verilmiş ve mahkeme salonunda tutuklanan Berberoğlu dün cezaevine konulmuştu.
CHP’nin bu tutuklamaya tepkisi sert oldu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Ankara Güvenpark‘tan İstanbul Maltepe‘ye ”Adalet Yürüyüşü” başlattı.
Karar, Kılıçdaroğlu başkanlığında olağanüstü toplanan CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında alındı. Yaklaşık 28 gün sürmesi beklenen yürüyüşte günde 18 kilometre yol katedilecek. Ankara’dan, Berberoğlu’nun yattığı İstanbul Maltepe Cezaevi‘ne kadar olan yürüyüş mesafesi yaklaşık 450 kilometre.
Kılıçdaroğlu, yürüyüşe başlamadan önce yaptığı açıklamada, “Bir dikta yönetimiyle karşı karşıyayız, yeter artık diyoruz” dedi.
Elinde ”Adalet” yazan bir pankartla kameraların karşısına geçen Kılıçdaroğlu, özetle şu ifadeleri kullandı:
”Milletvekillerinin hapiste olmasını istemiyoruz. Kendi ülkemizde birlikte beraber barış içinde yaşamak istiyoruz. Bir dikta yönetimi ile karşı karşıyayız. Adaletin olmadığı bir ülkede yaşamak istemiyoruz. Her özgür ülke gibi kendi ülkemizde barış içinde yaşamak istiyoruz. Bıçak kemiğe dayandı. Artık yeter diyoruz. Bu ülkeye adalet ya gelecek ya gelecek. Bir bedel ödemek gerekiyorsa o bedeli önce biz ödeyeceğiz. Bu yürüyüşümüzün bir siyasal parti ile ilgisi yok. Bu yürüyüş adalet yürüyüşüdür kutlu bir yürüyüştür. Hapishaneleri tıka basa dolu olan bir ülkede adalet olmaz. Adaletin olmadığı bir ülkede devlet olmaz barış olmaz huzur olmaz. Adalet adalet adalet… Bu soylu kavramın anlamını vermek zorundayız. Herkesin düşüncesine saygılıyız. Ama herkes ama herkes yargıyı yargının bağımsızlığını savunmak zorundadır. Bütün dünya duysun biz Türkiye’de kendi topraklarımızda bir dikta yönetimi ile karşı karşıyayız. Kendi ülkemizde demokrasi özgürlük istiyoruz. Taşeron işçiler için memurlar için herkes için adalet istiyoruz.”
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.