“Sen zamanı yönetemezsen, başkaları seni yönetir”
Feyzullah Arslan
Atalarımız, “Vakit Nakittir” diyerek zamanın kıymetini iki kelimeyle çok güzel anlatmışlardır. Hem de öyle anlatmışlar ki anlatırken vakit harcamayarak, vaktin değerini de vurgulamışlar. Değişen dünyayla birlikte sorunlarımız da değişmektedir. Günümüzde insanlar için en büyük sorunlardan birisi de zamansızlıktır. Bu sorun toplumun hemen hemen bütün kesimlerini etkilemektedir. İnsanlar zamanı iyi kullanmadığı taktirde bir takım sorunlarla karşılaştığı gibi stresli ve mutsuz olabilmektedir. Bunu tam karşılamasa daha geniş anlama olsa da “zaman herşeyin ilacıdır” atasözü bu stresi ve mutsuzluğu giderir anlamınada gelmektedir. Zaman yönetimi bilinciyle hareket edildiğinde, insanlar aileleriyle daha çok vakit geçirir, arkadaşlarıyla daha çok beraber olur ve çeşitli hobilere, aktivitelere daha çok zaman ayırabilirler. Bu da stresi ve mutsuzluğu giderir. Zamanı iyi kullanmak akılcı, bilinçli ve planlı çalışmaktır.Zaman yetersizliği konusunda bir şikayetimiz varsa; öncelikle zamanımızı nelere ve nasıl harcadığımızı tesbit etmeliyiz. Bu tesbiti yaptıktan sonra elde edilen bilgiler analiz edilmeli, değerlendirilmeli ve zaman kullanma sorunları tesbit edilip, bu sorunlara çözüm yolları üretilmelidir. Genel olarak bu sorunlardan kişisel olanlar, organize olmamak, ertelemek, sürüncemede bırakmak, kendim yapacağım tutkusu, zaman tahminlerinde yanılma, hayır diyememek ve belli bir çalışma düzeni ve planı olmamasıdır.
Örgütsel veya kurumsal nedenler ise, yetki ve görev devrinin olmayışı, karar verememe, kriz yönetiminin olmayışı verimsiz toplantılar çalışma ortamının koşulları, kuralsız yazışmalar, hızlı okuma tekniklerinin olmayışı, yemek ve dinlenme aralarının uzaması, gereksiz toplantılar, yardımcılarının verimsizliğidir. Bunlara bir de iletişim ve bilişim sistemlerinin tam kullanılamaması (telefonlar ve bilgisayarlar), amaç dışı kullanılması veya gelişmelerden habersiz olunması eklendiğinde iş daha da karmaşık hale gelmektedir.
Yukardada belirttiğimiz gibi “vakit, nakittir” yani zamanın maaliyeti yüksektir. Şöyleki, geçen zaman geri getirilemez, biriktirilemez, depolanamaz, borç verilemez, ödünç alınamaz vede üretilemez. İşte bu nedenledir ki yazımızın başlığını “zaman yönetim” koyarak zamanın önemini uygulamaya çalıştık.
Kişi nekadar zeki olursa olsun, nekadar çalışkan olursa olsun, nekadar eğitimli olursa olsun, eğer zamanı iyi yönetemiyorsa başarılı olması oldukça zordur. İşte bu nedenle herkese tavsiyemiz zamanın değerini bilip, onu iyi kullanmak. Kendimden ve çocuklarımdan örnek verecek olursak, zaman planlamasını, kendimce iyi yaptığımdan, hiç bir zaman yetişmeyen veya bitirilemeyen işim olmamıştır. İki çocuğumun zaman yönetimini kıyasladığımda, zamanı iyi yönetende hiç geç kalma, işi sonuçlandıramama ve başaramama konusu olmamıştır. Ancak kardeş olmalarına rağmen, zamanı iyi kullanamayan diğerinin zaman zaman problemleri ve şikayetleri olmaktadır. Bunu gidermek için de zaman yönetimi konusunda eğitmeye çalışmaktayım. Eğer zamanı iyi yönetemiyorsak veya yönetemeyen birilerini tanıyorsak aşağıda belirtilen hususları onlara anlatmak durumundayız.
- Zamandan ne beklendiğinin belirlenmesi ve hedeflerin ortaya konması ve bu hedeflerin akıcı ve gerçekci olması gerekir.
- Önemli olanlarla acil olanın farkı bilinmeli ve algılanmalıdır. Önemli olanla acil olan belirlenmezse işleri birbirine girer.
- Öncelikler belirlenmeli ve yanlış önceliklere yer verilmemelidir.
- Amaca ulaşmak için tüm faaliyetler planlanmalıdır.
- Yapılacaklar listelenmelidir, bu denetimide kolaylaştırır.
- Ertelemeden kaçınılmalıdır ve doğru işi doğru yapmaya özen gösterilmelidir.
- Mükemmeliyetçi olmanın dozu kaçırılmamalıdır. Çalışma mekanı iyi düzenlenmelidir.
- Uzun zaman çalışmak, dinlenmemek, tatil yapmamak zamanı iyi kullanmak anlamında düşünülmemelidir.
- Günün, haftanın, ayın ve yılın hangi zamanlarında daha verimli olduğumuz bilinmeli ve ona göre çalışma planı yapılmalıdır.
- Çalışma planımızı iyi uygulatan, bizi doğru kararlar almaya, iyi ve verimli işler yapmaya yönelten yardımcılarımız, arkadaşlarımız ve çalışanlarımız bilinmelidir. Bizi verimli kılan hobiler, aktiviteler (spor, müzik, seyahat vb) belirlenerek yapılmalıdır.
Biz biliyoruz ki, zamanlarını kötü şekilde kullananlar, en çok, zamanın kısalığından şikayet ederler. O nedenle zamanın kıtlığından ve kısalığından şikayet etmemek için onu iyi kullanalım kıymetini bilelim ve ünlü düşünür “zamanın kaybolduğunu bilenler, en çok üzüntü duyanlardır” sözünü hep hatırlayalım ve “Vakit Nakittir” kelimelerini hiç aklımızdan çıkarmayalım.
Hani ne demiş Cahit Sıtkı TARANCI “Yaş 35 yolun yarısı” kimi de “Hayat kırkında başlar” der. Bizlerde sık sık tekrarlarız zamanla mı insanın dertleri artar ya da zaman geçtikçe mi insanlar dertlerini anlar. Ancak bir gerçek var ki, zamanla, zamanın değerini daha iyi anlıyoruz. Ama anladıktan sonrada kullanacak zamanımız veya gücümüz kalmıyor. Ya sağlığımız ya şartlarımız, yada dertlerimiz zamanı kullanmaya elvermiyor, zaman akıp gidiyor bizi öbür dünyaya yaklaştırıyor.
O halde biz zamanı iyi yönetirsek kendimize, ailemize, çevremize, toplumumuza, ülkemize ve içinde yaşadığımız dünyaya faydalı katkılarda bulunuruz. Boşa gecen bir ömür değil, dolu, hayra ve hasenat yaparak geçen zaman bir ömür geçiren. Bilesiniz ki kimileri zamanı nasıl öldüreceğini, kimileri ise zamanı nasıl kazanacağını düşünür. Mutluluk başarıya, başarı ise zamanı değerlendirmeye bağlıdır.Hani ne derler “Yazın gölge hoş, kışın çuval boş”. Hem gölgeyi hoş, hemde çuvalı dolu olacak şekilde zamanı değerlendirmeniz tüm iyi düşünen insanların dileğidir.
Son söz ve somut olarak belirtirsek salise, saniye, dakika, saat, gün, hafta, ay, yıl ve asır bizler için ömrümüzden dolu geçmesi ve faydalı işler yapılması gereken zaman dilimleridir. Ömrünüzün uzun, başarı ve mutluluğunuzun çok faydalarınızın dahada artarak devamı dileklerimle…
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.