Danimarka tarihinin klasik tarih yazımından farklı yeni bir yazımı. Tarihçi Lars Hovbakke Sørensen, bu kitabıyla tarih yazımında genellikle hakim olan Danimarka devletinin dar sınırlar içindeki görüş eğiliminden uzaklaşıyor ve Danimarka tarihini bir dizi Avrupa’daki olayların Danimarka üzerindeki etkilerini çıkış noktası alarak’ bo olayların ve olguların eski çağdan bugüne dek (2014) Danimarka’da yol açtığı değişimleri ve gelişmeleri irdeliyor. Bu açıdan bu tarih kitabı, Danimarkalı’ların geleneksel tarih algılarıyla bir çeşit hesaplaşma olarak değerlendirilebilir.
Nitekim bu tarih kitabını okurken, okuyucu, tarih boyunca Avrupa’da yaşanmış olayları da gözden geçirmiş oluyor. Okuyucu bununla da kalmıyor, Avrupa’da yaşanmış bu olayların Danimarka üzerinde yaratmış olduğu etkilerini de bir başka yaklaşımla, bir başka bakış açısından görebilme olanağı buluyor. Başka bir deyişle, Danimarka tarihini bir başka açıdan yeniden okumak gerekiyor.
Tarihçi Lars Hovbakke Sørensen, bu yapıtının ilk bölümünde 5000 yıl öncesine geri giderek en eski Danimarkalıları ve tarihini anlatıyor. Buzul çağdan itibaren taş devrini, bronz çağını, demir çağının çeşitli dönemlerini, Vikingleri, Avrupa’daki ilk derebeylikleri, krallıkları,, güç çatışmalarını, Danlarla Almanlar arasındaki ilk çatışmaları, Danimarka’nın bir devlet olarak ortaya çıkışını, Danimarka’nın büyüme dönemini, Daniamarka’nın İskandinavya’yı hükümranlığı altına almasını, İsveç ile güç mücadelelerini ve İsveç’in Daniamarka’dan ayrılmasını, Kalmar Birliği’ni ve dağılmasını irdeliyor. Yani 1. Bölüm, Danimarka tarihinin buzul çağdan Reformasyon’a yani Lutheranizm’i kabul ettiği 1530’lu yıllara kadar olan dönemini kapsıyor.
İkinci bölümde ise, Danimarka’nın Avrupa tarihindeki büyük güç olarak, özellikle de deniz gücü olarak yeri, zamanla bu gücünü kaybederek topraklarını yitirmesi, Mutlakiyet rejimi, arkasından parlamenter sisteme geçiş, Norveç’i, Slesvig ve Holstein dükalıklarını kaybetmesi, 19 ve 20. Yüzyılların modern Danimarka tarihi 2014 yılına kadar gözden geçiriliyor.