Salim Abdali, Kopenhag’da yeni şiirlerini geçen hafta okudu. Fizik profösörü Abdali, hem yazar hem de çevirmen olarak bir gelenek uzmanıdır, Arap şiir yelpazesindeki edebi geleneğinden çok daha fazlasıdır. Danca – Türkçe düzenlenen şiir etkinliklerinde de şiirlerini okuyan Salim Abdali’nin çok sayıda şiiri özellikle de İstanbul şiiri Türkiye’de çok ilgi gördü.
İSTANBUL
Hiç tuhaf değil
iki kıtanın seni
kucaklaması
ve toprağın bölünemezdi
Büyük Deniz bunun için devreye girdi
Deniz şehri ikiye bölmüştü
bir aptallık yaptığını fark edince
kendisinden utanarak hemen
adını değiştirdi – bu mütevazı boğaz
senin ayaklarının altında akarken ve gecenin ganimeti de bereketliydi,
sen ise bir sabah vakti neşesiyle onları doyuruyorsun.
Senin bir şehir olduğunu kim iddia etmişti?
Bakışlarımız arasında büyüleyici İstanbul
gururla duruyor
eşsizce.
Abdali’nin şiirlerinin varoluşçu filozofun malzemesinden oluşuyor. ‘Aşkın dili yoktur’ adlı şiir koleksiyonunu da daha şimdiden ilgi görüyor. Şiirlerden biri şöyledir:
Suskun Varoluş
Zaman tünelinde sözlükle koşuyorum başlangıca ulaşmak için
Zamanla küçükler yetişkin olurlar ve onları yaratan kişilerle yer değiştirirler.
Zaman tünelinde bir şey sonsuzluklarda izole yaşar
Zaman tünelinde, düşünceler aptallığa yol açmak için zihnin hapishanesinden kaçar.
Zaman tünelinde, yerçekimi her şeyin en yüksek yargıcı olmalıdır.
Zaman tünelinde sadece iç çekmelerin sesi duyulmalı
Zaman tünelinde ise yalanların büyümesine izin verilir.
Zaman tünelinde, duyular umutsuzca bir yaşam arayarak içimizde gezinir.
Zaman tünelinde sadece kalbin nabzı kaybolur
Zaman tünelinde sadece aşk genç kalır
Zaman tünelinde sadece iç çekişler sergilenebilir ve sadece aşk genç kalır
Ve sırf kendimi bulmak için sözlükle koşuyorum.
Başka bir şiirinde de şöyle diyor:
Sözdizimleri ile
alfabe beni takip ediyor
sözcüklerin beni reddetmesinin nedeni,
anlamsız bir cümleden korumak içindir.
Salim Abdali
Bağdat’ta doğdu, ancak genç yaşta memleketinden kaçtı ve birkaç yıl sonra Fransa dahil olmak üzere çeşitli ülkelerde yaşadıktan sonra Kopenhag’a yerleşti. 30 yıl önce Danimarka vatandaşlığı aldı ve fizik eğitimi alanında eğitim gördü ve 20 yıldan fazla biyofizik araştırmacısı olarak çalıştı, uluslararası dergilerde 50’den fazla tez yayınladı, Danimarka, Hollanda, Amerika Birleşik Devletleri, Almanya ve Çin’de araştırmacı ve öğretim üyesi olarak çalıştı.
Buna paralel olarak, Kopenhag’da iki dergi yayımladı, birkaç Danimarkalı yazarı Arapçaya ve kimi Arap yazarları da Danca’ya çevirdi, en son Nobel Ödülü adayı ve Nazım Hikmet Uluslararası Ödülü’nü alan Adonisi, ilk kez Danca’ya çevirdi.
Yazarlığında kendisi tarafından yayınlanan 5 şiir derlemesi, bir film senaryosu ve bir oyun ile 20 çocuk kitabı, 3 roman, 8 şiir koleksiyonunun tercümesi ve daha fazlası var. Aynı zamanda hem Arap medyasında hem de Danimarka’da tartışmacıdır.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.